12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/13862 Karar No: 2012/31845
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/13862 Esas 2012/31845 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/13862 E. , 2012/31845 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sivas İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/03/2012 NUMARASI : 2012/146-2012/123
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun takip dayanağı belgenin ödeme emrine eklenmediğini beyanla borca ve fer"ilere itiraz ile ödeme emri ve takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlunun icra dairesine yasal süresinde yaptığı itiraz ile takip durduğundan mahkemeye başvuruda hukuki yararının bulunmadığı nedeniyle istemin reddine karar verdiği anlaşılmıştır. İİK.nun 58/3. maddesi gereğince; alacak bir belgeye dayanmakta ise, belge aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine verilmesi ve ayrıca Hukuk Genel Kurulu"nun 2.2.2000 tarih ve 2000/12-50 Esas, 2000/47 sayılı kararında da açıklandığı üzere İİK.nun 61/1. maddesi (2). cümlesi gereğince de takip bir belgeye dayanıyor ise, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur. Somut olayda, takip talebinin dayanağı olarak "31.12.2008 tarihli sözleşme" belirtildiği halde, borçluya gönderilen ödeme emri tebligatında 1 adet bono yazdığı bu nedenle söz konusu sözleşmenin yer almadığı, icra dosyası sureti ve tebliğ zarflarından anlaşılmaktadır. Borçlunun takibin şekline göre yasal sürede icra dairesine itiraz etmiş olması, şikayet yoluyla icra mahkemesinden ödeme emrinin iptalini istemesine engel teşkil etmez. Zira, hakkında yeniden ödeme emri tebliği gerekeceğinden yukarıda özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararı vardır. O halde mahkemece şikayetin kısmen kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.