21. Hukuk Dairesi 2018/6531 E. , 2020/535 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Vek. Av. ...
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacılar murisinin, 16.03.1995-22.03.2009 tarihleri arasında hak kazandığı toplu ödemenin, 22.03.2009 tarihine kadar işlemiş faizinin, 22.03.2009 tarihi itibari ile aylık maaşının, 16.03.1995-22.03.2009 tarihleri arasındaki yasal faiziyle karşılanmayan munzam zararının tesbitine, tespit olunan aylıklardan kurumun bildirdiği 39.390,08-TL"nin mahsubu ile 22.03.2009 tarihinden itibaren yasal faiz birlikte tahsiline, 6000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesin istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacılar vekilinin tüm, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
Dava, davacının 16/03/1995-22/03/2009 tarihleri arası hak kazandığı toplu ödemenin miktarının, yine 16/03/1995-22/03/2009 tarihleri arasında hak kazandığı toplu ödemenin 22/03/2009 tarihine kadar işlemiş faiz miktarının, 22/03/2009 tarihi itibari ile aylık maaş miktarının, 16/03/1995-22/03/2009 tarihleri arası yasal faizle karşılanmayan munzam zararının tespiti, - bu şekilde tespit olunacak aylıklardan kurumun bildirdiği 39.390,08TL" nin mahsubu ile bakiyeye 22/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile tahsili, 6000 TL manevi tazminata hükmedilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile; 1) Davacının fark toplu ödemesinin 6.986,96-TL olduğuna ve bu miktarın 22.03.2009 dan itibaren yasal faiziyle davalıdan alınmasına ayrıca 31.461,48 TL faiz alacağının, davalı kurumdan alınıp davacıya verilmesine, 2) Davacının 22.03.2009 itibari ile ek ödeme hariç çıplak 30 günlük aylığının 669,53 TL olduğuna, 3) Munzam zarar ve manevi tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiştir.
./..
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 19/03/1939 doğumlu olup dava devam ederken 23/07/2009 tarihinde öldüğü ve yasal mirasçılarının davaya devam ettikleri, davacı murisin 16/03/1995 tarihli tahsis talebine istinaden Türkiye’ deki 890 gün SSK hizmeti ile Almanya’ dan borçlandığı 8600 gün karşılığı 01/04/1995 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, aylık almaya devam ederken işsizlik yardımı aldığı tespit edildiğinden aylıklarının başlangıçtan itibaren iptal edildiği, 01/04/1995- 22/04/1999 arasında ödenen 18.885,06 TL’ nin borç kaydedildiği, davacılar murisinin sadece yurtiçi hizmetleri ile yaşlılık aylığı aylama hak kazandığının tespiti ile hizmet tespiti talepli dava açtığı, Dairemizce 19/06/2008 tarihinde onanan Gediz Asliye H. Mah.’ nin 11/05/2004 tarihli kararı ile 01/03/1963- 30/06/1970 tarihleri arası 2538 gün yer altı maden hizmetinin muris davacıya ait olduğunun tespitine ve tahsis talep tarihi olan 16/03/1995 tarihinde sadece yurtiçi hizmetleri ile aylığa hak kazandığının tespitine karar verildiği, 01/05/1955- 01/07/1970 tarihleri arası 3248 gün sigortalı ve 635 gün müvebeli hizmeti olmak üzere 4063 gün hizmeti üzerinden 15 yıl 55 yaş 3600 gün koşullarını tamamladığından 506 s.k. 60. md A/b fıkrasına göre yeniden aylık bağlandığı, Dairemizin 28/05/2018 tarihli geri çevirme kararı sonrası davalı kurumun gönderdiği 26/01/2020 tarihli cevabi yazıda davacılar murisinin yurtdışı borçlanması için ödediği 356,63 TL yurtdışı hizmet borçlanma bedeli ekte gönderilen 03/04/2009 tarihli dekont ile davacılar murisinin hesabına iade edildiğinden yeniden aylık hesaplanmasının mümkün olmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacılar murisinin sadece Türkiye" deki hizmetleri ile aylığa hak kazandığına dair dava açmasının 3201 sayılı Kanun borçlanmasından zımnen feragat ettiğini gösterdiği, davanın lehine sonuçlanması ve kesinleşmesinin akabinde 3201 sayılı Kanun gereği borçlanıp ödediği primleri geri almasının da yine iradesinin bu yönde olduğunu teyit ettiği anlaşılmakla yaşlılık aylığı hesabında kurum hatası da bulunmadığından davanın tümden reddi gerekirken hükümde yazıldığı şekilde kısmen kabulüne dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,
aşağıda yazılı temyiz harcının davacılara yükletilmesine, 04/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.