Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2007/20-578
Karar No: 2007/580
Karar Tarihi: 18.07.2007

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/20-578 Esas 2007/580 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Kadastro tespitine itiraz davası olan bir dava sonucunda, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açıldı. Mahkeme bu iddiayı kabul ederek, taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verdi. Ancak, hüküm davalılar tarafından temyiz edildi ve Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, mahkeme kararının yeterli olmadığı gerekçesiyle bozdu. Yeniden yapılan yargılamada, mahkeme önceki kararda direnilince, davaların temyiz itirazları kabul edilerek, direnme kararı bozuldu. Kararda, tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesi kararları ve 5304 Sayılı Yasaya değinildi.
Kanun Maddeleri: 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar, 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesi, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları, 5304 Sayılı Yasaya göre ormandan yer kazanılamayacağı belir
Hukuk Genel Kurulu         2007/20-578 E.  ,  2007/580 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tunceli Kadastro Mahkemesi
    TARİHİ : 12/04/2007
    NUMARASI : 2007/185-114

           
     Taraflar arasındaki “kadastro tespitine itiraz” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tunceli Kadastro Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 2.06.2006 gün ve 46-430 sayılı kararın incelenmesi davalılar tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13.11.2006 gün ve 11540-15226 sayılı ilamı ile ;(...Kadastro sırasında .... Köyü  103 ada 36 parsel sayılı 249,97 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden tarla niteliği ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar Kamer B. ve M.B. adlarına tespit edilmiştir. Davacı Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla  dava açmıştır. Mahkemece  davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kadastro tespitine  itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır.
    Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyleki;
    a) Hükme dayanak yapılan orman bilirkişi raporunda; çekişmeli taşınmazın çevresi ile birlikte incelendiğinde ormanlık alanlar ile arasında ayırıcı unsur bulunmadığı, çevresindeki ormanlık alanlar ile tam bir bütünlük arz ettiği, genel görünümü itibariyle alanın toprak yapısının orman yetiştirmeye elverişli ve orman toprağı niteliğinde bulunduğu, çekişmeli taşınmazın 1959 basım tarihli memleket haritasında ve tarihi belirtilmeyen hava fotoğraflarında yeşil zemin üzerinde orman ile sembolize edilen orman alanları içinde kaldığı, bu sebeplerle orman sayılan yerlerden olduğu,
    b) Aynı keşifte bilgisine başvurulan ziraat bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise; çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı tarım arazisi niteliğinde bulunduğu açıklanmıştır.
    c) Diğer taraftan; orman  raporu ekindeki  memleket haritası üzerinde yapılan aplike, geometrik şekil olarak davalı yerin kadastro paftası ile aynı olmadığı görülmektedir.
    Bu durumda; karara dayanak alınan uzman orman ve ziraat bilirkişi raporları biribiriyle ve kendi içinde çelişkili olup, çekişmeli yerin öncesinin orman niteliğini belirlemeye yeterli ve kanaat verici olmadığından bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz.
    O halde; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005  gününde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de  içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır......) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
     TEMYİZ EDEN:  Davalılar 

           HUKUK GENEL KURULU KARARI 
    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    S O N U Ç   : Davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz  itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 18.07.2007 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi