
Esas No: 2016/4731
Karar No: 2016/7434
Karar Tarihi: 06.06.2016
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/4731 Esas 2016/7434 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/01/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
a- Davacının manevi tazminat talebi konusunda mahkemece verilen ilk karar davalı tarafından temyiz edilmiş ve verilen bozma ilamında davalının manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş olup, mahkemece verilen ilk kararda hükmedilen manevi tazminat miktarı kesinleşmiştir. Bu yönden yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ancak bu durum usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/son maddesi uyarınca karardaki (2) numaralı bendin çıkarılarak yerine ""Manevi tazminat yönünden daha önce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına"" şeklindeki sözcük dizisinin yazılmasına ve kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
b- Davacının maddi tazminat talebi kısmen kabul edilmesine rağmen, davalı vekil ile temsil edildiği halde reddedilen maddi tazminat miktarı yönünden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Bu durum usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/son maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2-a) sayılı bendinde gösterilen nedenle hüküm fıkrasının (2) nolu bendinin silinerek yerine ""Manevi tazminat yönünden daha önce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına"" şeklindeki sözcük dizisinin yazılmasına, yukarıda (2- b) bendinde gösterilen nedenle hüküm fıkrasının (10). bendi olarak ""Maddi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden hüküm
tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre hesaplanan 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine"" şeklindeki sözcük dizisinin eklenmesine; öteki temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.