• EDİMİN İFASINA FESAT KARIŞTIRMAK
• SEVK MADDESİNDE YAPILAN HATANIN SANIĞA EK SAVUNMA VERİLEREK DÜZELTİLMESİ

• MAL BİLDİRİMİNDE BULUNULMASI, RÜŞVET VE YOLSUZLUKLARLA MÜCADELE KANUNU (3628) Madde 17
• MAL BİLDİRİMİNDE BULUNULMASI, RÜŞVET VE YOLSUZLUKLARLA MÜCADELE KANUNU (3628) Madde 18
• CEZA MUHAKEMESİ KANUNU (CMK) (5271) Madde 225
• CEZA MUHAKEMESİ KANUNU (CMK) (5271) Madde 237
• TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 58

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
İhaleye fesat karıştırma suçundan zarar gören Hazine vekilinin 02/12/2013 günlü dilekçeyle sanık M.. U.. hakkında verilen beraet hükmünü temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, 3628 sayılı Kanunun 17 ve 18. maddeleri ile CMK"nın 237/2. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sadece bu suçla ilgili olarak Hazinenin katılma talebinin kabulüne, incelemenin katılan Hazine vekilinin sanık M.. U.. hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen beraet; sanık E.. D.. müdafiinin ise mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık M.. U.. hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen beraet hükmünün incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükmü usul ve yasaya uygun olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık E.. D.. hakkında sahtecilik ve edimin ifasına fesat karıştırma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesine gelince;
İddianamede edimin ifasına fesat karıştırma suçuna ilişkin anlatım bulunduğu halde, sevk maddesi olarak TCK"nın 235/1. maddesine yer verildiği anlaşılmış ise de, 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesi uyarınca edimin ifasına fesat karıştırma suçundan açılmış bir dava bulunduğu anlaşılmakla mahkemece ek savunma verilmek suretiyle bu suçtan hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmemiş, tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nın 58/6-7. maddelerinin uygulanmaması ise karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Toplanan kanıtlarla iddia ve savunma incelenip tartışılarak suçların sübutu ve niteliği soruşturma sonuçlarına ve yasaya uygun biçimde tayin edilmiş bulunduğundan, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmediği gibi sanık müdafiinin temyiz itirazları da yerinde görülmediğinden reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 07/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.