1. Hukuk Dairesi 2017/790 E. , 2018/15763 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları Ganime"nin mal kaçırmak amacıyla 9 parça taşınmazını satış suretiyle davalılara temlik ettiğini, davalıların bir kısım taşınmazlar bakımından kendi aralarında temlikler yaptıklarını, 819 parsel sayılı taşınmazın ise dava dışı ..."a satış suretiyle devredildiğini ileri sürerek, muvazaa nedeni ile davalılar adına oluşan tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tescilini, 511, 512 ve 819 parseller yönünden tazminata karar verilmesini istemişler, bir kısım davacılar yargılama sırasında tazminat istemleri yönünden dava dilekçelerini ıslah etmişlerdir.
Davalılar, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın reddine dair verilen kararın davacılar ve bir kısım davalılar tarafından temyizi üzerine, Dairece; ""..468, 469, 503, 509, 133, 134 ve 819 parsel sayılı taşınmazlar yönünden miras bırakanın yapmış olduğu temliklerin muvazaalı olduğu, 819 parsel yönünden isteğin bedele yönelik olduğu da gözetilmek suretiyle, karşılıklı açılan davaların kabulüne karar verilmesi gerektiği"" hususlarına değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davacı Hikmet yönünden davanın feragat sebebi ile reddine, diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, hükümden sonra davacılar Nazım, Satılmış ve Bahri"nin davalarından feragat etmeleri sebebi ile 13.12.2010 tarihinde ek karar ile feragat eden davacılar yönünden davanın reddine karar verilmiş, tarafların temyizi üzerine karar-ek karar Dairece, ""..Dava ve birleşen davalarda, temliklerin muvazaalı olduğu saptanmak suretiyle davacılar Fatma ve Perihan"ın açtıkları davalarda 503, 468, 469, 509, 133 ve 134 parsellerle ilgili olarak tapu iptal ve tescile, 819 parsel yönünden ise bedele karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı, 511 ve 512 parsel sayılı taşınmazların muris Ganime ve davacılar tarafından satış yolu ile davalıların mirasbırakanı Ali"ye temlik edildiği, davalılar tarafından da 31.05.2006 tarihinde davalı ..."e satış suretiyle devredildiği, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya içeriği ile anılan parsellerle ilgili temlikin gerçek satış olduğu, muvazaanın amaçlanmadığı sonucuna varıldığından bu parseller bakımından açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, temyiz aşamasında davacı ... ve birleşen davanın davacıları Bahri ile Satılmış"ın davalarından feragat ettiklerini bildirmeleri üzerine,
mahkemenin dosyayı yeniden ele alarak ek karar ile 2007/239, 2007/350 ve 2009/464 Esas sayılı davalar ile birleşen 2009/473 Esas sayılı davanın feragat nedeni ile reddine karar vermesinin yasal olarak mümkün olmadığı, davacı ..."ın diğer feragat eden davacıların hileli davranışları ile iradesinin sakatlandığını, feragatin gerçek iradesini yansıtmadığını bildirdiği, bu durumda, davacı ..."ın feragatinin hile ile alınıp alınmadığı yönündeki iddiaları üzerinde durulması ve vakıa biçiminde incelenmesi gerektiği "" hususlarına değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, asıl dosyada davacı ..."ın davasının kabulüne, birleşen 2007/350 ve 2009/464 E sayılı davalarının reddine, davacı Perihan mirasçıları vd. tarafından takip edilmeyen asıl ve birleşen davaların işlemden kaldırılmasına, davacı Hikmet"in davasının ve davacılar Bahri ile Satılmış tarafından açılan 2004/473 E. sayılı davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, tarafların temyizi üzerine Dairece bu kez; “Davacı feragat dilekçesinde açıkça 503 parsel yönünden feragat etmediğine ve davacının sonradan bildirdiği adrese değil de vekaletnamede gösterilen, davacının ikamet etmediği anlaşılan adrese yapılan tebligat geçersiz olduğuna göre usulüne uygun şekilde davet edilmeyen ve savunma hakkını kullanamayan davacı yönünden bütün parseller bakımından davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Hal böyle olunca; davacı Hikmet yönünden 503 parsel sayılı taşınmaz yönünden, 6100 s. HMK"nun 150/1 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına, 3 aylık süre içerisinde yenilenmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken usulüne uygun şekilde yargılamaya katılımı sağlanmaksızın davacı Hikmet aleyhine yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl ve birleşen 2015/2 Esas, 2007/329 E, 2007/291 Esas sayılı davaların kabulüne, birleşen 2007/271 Esas sayılı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı ... v.d. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 38.389.77.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 20/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.