Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3730
Karar No: 2018/780

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3730 Esas 2018/780 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2017/3730 E.  ,  2018/780 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Ayrıntıları Dairemizin 2015/3 E. sayılı kararında ve Dairemizce de benimsenen, istikrar kazanmış yargısal kararlarda açıklandığı üzere;
    Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
    Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.).
    Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf. 263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf.28, Özgenç Genel Hükümler syf. 280).
    Suç örgütünün tanımlanıp yaptırıma bağlandığı 5237 sayılı TCK"nın 220. maddesinin 7. fıkrasında yardım fiiline yer verilmişir. "Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, örgüt üyesi olarak" cezalandırılacağı belirtilmiş, anılan normun konuluş amacı, gerekçesinde; "örgüte hakim olan hiyerarşik ilişki içinde olmamakla beraber, örgütün amacına bilerek ve isteyerek hizmet eden kişi, örgüt üyesi olarak kabul edilerek cezalandırılır." şeklinde açıklanmış, 765 sayılı TCK"nın sistematiğinden tamamen farklı bir anlayışla düzenlenen maddede yardım etme fiilleri de örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilerek, bağımsız bir şekilde örgüte yardım suçuna yer verilmemiştir.
    Yardım fiilini işleyen failin, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaması, yardımda bulunduğu örgütün TCK"nın 314. maddesi kapsamında silahlı terör örgütü olduğunu bilmesi, yardım ettiği kişinin örgüt yöneticisi ya da üyesi olması ve yapılan yardımın örgütün amacına hizmet eder nitelikte bulunması gereklidir. Yardımdan fiilen yararlanmak zorunlu değildir. Örgütün istifadesine sunulmuş olması ve üzerinde tasarruf imkanının bulunması suçun tamamlanması için yeterlidir.
    Yardım fiilleri, örgüte silah sağlama ve terörün finansmanı dışında tahdidi olarak sayılmamıştır. Her ne surette olursa olsun örgütün hareketlerini kolaylaştıran ve yaşantısını sürdürmeye yönelik eylemler yardım kapsamında görülebilir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu 11.11.1991 tarih, esas 9-242, karar 305). Yardım teşkil eden hareketin başlı başına suç teşkil etmesi gerekmez. Yardım bir kez olabileceği gibi birden çok şekilde de gerçekleşebilir. Ancak yardım teşkil eden faaliyetlerde devamlılık, çeşitlilik veya yoğunluk var ise, sanığın hukuki durumunun, örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilmesi gerekebilir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Kuruluş, amaç, örgüt yapılanması ve faaliyet yöntemleri Dairemizin 2015/3 E. sayılı kararında anlatılan ve nihai amacı, Devletin Anayasal nizamını cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek olduğu anlaşılan FETÖ/PDY terör örgütünün başlangıçta bir ahlak ve eğitim hareketi olarak ortaya çıkması ve toplumun her katmanının büyük bir kesimince de böyle algılanması, amaca ulaşmak için her yolu mübah gören fakat sözde meşrutiyetini sivil alanda dinden, kamusal alanda ise hukuktan aldığı izlenimi vermek için yeterli güce ulaşıncaya kadar alenen kriminalize olmamaya özen göstermesi gerçeği nazara alındığında; örgütün kurucusu, yöneticileri ve örgüt hiyerarşisinde üçüncü veya daha yukarı katmanlarda yer alan mensuplarının zaman sınırlaması olmaksızın örgütün nihai amacından haberdar oldukları yönünde kuşku bulunmamakta ise de, bir ve ikinci katmanlarda yer alanlar açısından; Devletin her kurumuna sızan mensupları vasıtasıyla kişi ve kurumlara yönelik, örgütün gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hale geldiği, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda “paralel yapı” veya “terör örgütü” olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Milli Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin, nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiğinin somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği değerlendirilerek, ... Üniversitesi Mühendislik fakültesinde Yardımcı Doçent olarak görev yapan, örgütün kriptolu iletişim ağı olan ByLock iletişim sistemini kullanmayan ancak; 24.01.2014, 30.01.2014, 26.02.2014 ve 10.02.2015 tarihlerinde örgüt liderinin talimatı doğrultusunda anılan örgütle irtibatlı Bank Asya’ya para yatıran, altın hesabına dönüştüren sanığın eyleminin, dosya kapsamı nazara alındığında silahlı terör örgütüne yardım suçunu oluşturacağı gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde ve suç vasfında düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması;
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde ön görülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 15.03.2018 tarihinde Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    İlk derece mahkemesince sanığın FETÖ/PDY örgütü ile iltisakı nedeniyle KHK ile kapatılan ... Üniversitesinde öğretim görevlisi olan ve Üniversitenin kapatılmasına kadar bu görevine devam ettiği; örgüt elebaşının çağrılarından sonra Bankasya"ya değişik tarihlerde hesap açarak para yatırdığı; ... Üniversitesi Rektörü olan ..."in tanık sıfatıyla verdiği aşama beyanlarında Üniversite senatosunun FETÖ/PDY örgütüne karşı hazırladığı bildiri sonrasında bir kısım öğretim üyelerinin kendilerine karşı tavır aldığını sanığında bu bildiri sonrasında kendisine tavır alan öğretim üyeleri arasında bulunduğunu, sanığın Üniversitede göreve başlamasında o tarihte Üniversite Genel Sekreteri olan ...’ın refere edildiği ...’ın daha sonra FETÖ/PDY örgütünün ... Üniversitesi imamı olduğunun ortaya çıktığını bu nedenlerle sanığın örgüt üyesi olduğu kanaatinde olduğu yönündeki beyanı ve gizli tanık ...’un sanığın cemaatin sohbet toplantılarına katıldığını bildiğini Üniversite içerisinde kartla girilen herkesin giremediği 17/25 Aralık öncesinde sohbet yapılan yere sanığın bir çok kez çıktığını gördüğü, FETÖ/PDY örgütünün ... Üniversitesi imamı olan ..."ın sanık göreve başlamadan sanığın Üniversitede göreve başlayacağını söylediği yönündeki beyanı; yine sanığın kendi beyanından dil eğitimi için gittiği beyan ettiği Nijerya"da üç yıl kaldıktan sonra Bukine Faso, Nijer ülkelerinde gittiği anılan yerlerde FETÖ/PDY okulları olup bu ülkelere yönelik turistik gezilerin hayatın olağan akışına uygun olmadığına yönelik tespit; evinde yapılan aramada bulunan Current Interviews of Fethullah Gülen adlı dergi; sanığın FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatlı ... Üniversitesinde Yüksek Lisans ve Doktora eğitimi alması ve Doktara eğitimini tamamlar tamamlamaz ... Üniversitesinde göreve başlamasına ilişkin eğitim geçmişi de yan delil olarak kabul edildiği vurgulanmak suretiyle sanığın silahlı örgüt üyesi olmak suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
    Bu kararın sanık ve müdafi tarafından temyizi üzerine Dairemizce sanığın Bankasya"ya değişik tarihlerde hesap açarak para yatırması eyleminin örgüte yardım suçunu oluşturduğu kabulüne yer verilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Bu tespitlerden sonra sanığa atılı silahlı örgüt üyeliği suçuna ilişkin Yargıtay uygulamaları hususunda yerleşik içtihatları hatırlamak gerekirse;
    Örgüt üyesi olmak; örgütün amacını bilerek ve bu amacı benimseyerek örgüte girmektir. Yargısal kararlarda da kabul edildiği üzere; illegal örgütsel faaliyet ve örgüt üyeliğinin oluşması aşama - aşama gelişir; Sempati bilinçlenme safhalarından sonra failin silahlı çetenin kurulma amacını kabul ederek örgütün kurulma amaçlarını gerçekleştirme amacıyla örgüte girme - katılma iradesini açıklayarak örgüt ile organik bağ içerisine girilmiş olur. Fail örgüt ile girdiği organik bağ çerçevesinde alt yapı ve taban oluşumuna, yine geri cephe ve kent çalışmalarına yönelik yoğunluk, süreklilik ve çeşitlilik gösteren kent faaliyetlerinde bulunur.
    Terör örgütlerinin yapılanması genelde farklıdır. Kimi terör örgütleri tim sistemini, kimi terör örgütleri ise hücre tipi yapılanmayı benimsediklerinden, örgüt üyeliğinin her terör örgütünün yapısına göre ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. Bu bağlamda örgüt üyeliğinin her olayda ayrı tartışılarak, failin terör örgütüne katılma iradesinin bulunup bulunmadığının saptanması, bu irade var ise örgütün hiyerarşik yapısına dahil olunan noktada suçun oluştuğunun kabul edilmesi gerekir. TCK"nın 220. maddesinin gerekçesinde belirtildiği üzere, örgüte üye olmak fiili bir katılma olup, örgüte üye olmak için örgüt yöneticilerinin rızasının varlığına gerek yoktur, tek taraflı iradeyle bile örgüte katılmak mümkündür. Bu nedenle örgüt üyeliği suçunun oluşumunda temel ölçü, kişinin rızasıyla örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmasıdır. Hiyerarşik yapıya dahil olup olmadığı failin eylem ve faaliyetlerine bakılmak suretiyle değerlendirilir.
    FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Türkiye"de daha çok kamuda ve sivil toplum örgütlerine sızma suretiyle örgütlendiği ve dünyanın bir çok ülkesinde faaliyeti bulunan dış güçlerin emrinde bir istihbarat ve silahlı terör örgütü olduğu hususunda şüphe yoktur. Bu husus Dairemiz ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun içtihatlarıyla kesinleşmiştir. FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün diğer örgütlerden farklı kendine özgü eleman kazanma, örgütlenme, gizliliği sağlama amaçlı iletişim sistemi ve diğer örgütlerden farklı bir faaliyet sistemi vardır. Genel olarak eleman temini okul-dersane üzerinden sağlanmakta, sohbet adı altında yapılan örgütsel toplantılarla örgütsel bilinç verilip, örgütsel bağın canlı tutulmasına çalışılmakta, himmet adlı nakdi yardımlar ve diğer faaliyetler ve hukuka aykırı yöntemlerle örgüte gelir temin edilmektedir.
    Örgütün kendi stratejisi ve işleyiş sistemi içinde sanığın konumu değerlendirildiğinde;
    Sanık FETÖ/PDY terör örgütü ile ilişkili olduğu için kapatılan ... Üniversitesinde yüksek lisans ve doktorasını yapmış olup, doktora sonrasında yine örgütle iltisakı nedeniyle KHK ile kapatılan ... Üniversitesinde örgütün üniversite imamı ..."ın refere etmesiyle göreve başladığı, Bankasya"ya örgüt ele başının çağrısı sonrasında değişik tarihlerde hesap açarak para yatırmak suretiyle çağrıya uyduğu, normal koşullar altında dil eğitimi için gidilmeyen Nijerya ülkesinde üç yıl kaldığı sonrasında yine Türkiye"de popüler olmayan Nijer ve Burkina Faso ülkelerine turistik seyahat yaptığını savunduğu, ülkelerin ortak özelliğinin FETÖ/PDY örgütünün okullarının bulunması olduğu, sanığın herkesin giremediği üniversite içerinde bulunan toplantı odasına girerken bir çok kez görülmesi, ev aramasında örgüt liderini öven derginin ele geçmesi ... Üniversitesi Rektörü olan tanık ... ve gizli tanık ..."un mahkemenin kabulüne esas aldığı dosya kapsamına uygun aşama beyanları nazara alındığında sanığın süreklilik çeşitlilik ve yoğunluk gösteren faaliyetleri nedeniyle örgüt hiyerarşisi içinde yer aldığı ortaya konulup tartışılan delillerle sübut bulmuştur.
    Sayın çoğunluğun bozma kararında yer verdiği örgütün katmanlarına ilişkin değerlendirmenin objektif dayanakları ortaya konulmamış olup, Bankasya"ya örgüt elebaşının çağrısı sonrasında değişik tarihlerde hesap açarak para yatırması eylemi örgüte yardım olarak nitelendirilmiş; buna karşın mahkemenin kabulüne esas aldığı ... Üniversitesi Rektörü ... ve gizli tanık ..."un aşama beyanları, ev aramasında ele geçen yayının niteliği, sanığın eğitim geçmişi ve yurt dışı seyehatlari bozma kararında tartışılmadan bu deliller yok sayılarak yalnızca Bankasya"ya hesap açıp para yatırması eylemi nedeniyle örgüte yardım suçundan hüküm kurulması gerektiği yönündeki karara, sanığın eylem ve faaliyetlerinin silahlı örgüt üyesi olma suçunu oluşturduğu ve hükmün onanması gerektiği düşüncesi ile katılmak mümkün olmamıştır.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi