12. Ceza Dairesi 2019/674 E. , 2019/7831 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle Öldürme
Hüküm :TCK"nın 85/1, 62/1, 53/1-3-6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Müteveffanın sanık ..."ye ait olan ve ... ile birlikte işletmekte olduğu "Dayı Plastik" isimli iş yerinde sigortasız işçi olarak çalıştığı, 20/04/2012 günü saat 10.00 civarında müteveffanın plastik kırma makinesine plastik hurdaları yüklediği sırada, hurda plastiklerin bir kısmının plastik kırma makinesinin alt tarafında bulunan paletin arasına sıkıştığı, eğilerek sıkışan bu parçaları çıkarmaya çalışırken plastik kırma makinesindeki elektrik kaçağına kapılarak, Ankara Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 04/09/2012 tarihli ve 2012/4875/811/574 sayılı klasik otopsi raporuna göre “..."nın maruz kaldığı elektrik akımına bağlı solunum ve dolaşım sistemi durması sonucu öldüğünün...” tespit edildiği olayda; sanık ..."nin olaydan sonra kolluk tarafından alınan ifadesinde, olayın gerçekleştiği işyerini kendisinin işlettiğini, bir buçuk aydır İstanbul"da olduğundan Ankara"daki işlerinin yanında çalışan amcası diğer sanık ... tarafından yürütülmekte olduğunu beyan ettiği, diğer sanık ..."nin de kollukta alınan ifadesinde sanık ..."nin beyanlarını doğruladığı anlaşılmakla, mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki eksik kovuşturmaya dayalı bozma öneren (I) ve TCK"nın 53/6 maddesinin uygulanmasına yönelik (IV) numaralı görüşlere iştirak edilmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği; mahkemece, “Sanıkların kişilik özellikleri dikkate alındığında yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaat oluşmamış olması nedeniyle haklarında TCK’nın 50, 51 ve CMK"nın 231/5 maddesinin uygulanmasına takdiren yer olmadığına” şeklinde yasal ve yeterli gerekçe ile sanıklar hakkında paraya çevirme hükümlerinin uygulanmamasına karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bu yönde bozma öneren (II) numaralı görüşe iştirak edilmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiinin sanık ..."nin işyeri ile hiçbir ilgisinin bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, eksik incelemeye, diğer sanık ..."nın kusurunun bulunmadığına, mahkumiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna, TCK"nın 50, 51 ve CMK"nın 231.maddelerinin uygulanmamasına; katılan vekilinin tayin edilen cezaya, olayda bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiğine, kararın hakkaniyete aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden anılan madde ile sanıklar hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hak yoksunluğuna ilişkin paragrafın hükümden çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.