17. Hukuk Dairesi 2015/10431 E. , 2018/5348 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ile katılma yolu ile de davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ..."ın malik ve sürücüsü olduğu araç ile 15.04.2005 tarihinde davacıya çarptığını, kaza sonucunda müvekkilinin yaralanmasına neden olduğunu, müvekkilinin yaralanması ve kırıkları nedeniyle şuuru kapalı şekilde günlerce hastanede makineye bağlı yaşadığını ve beş ay boyunca hastanede tedavi altında tutulduğunu, halen de yatağa bağlı şekilde hayatını sürdürdüğünü, yakınlarının yardımıyla ihtiyaçlarını karşılayabildiğini, ayak parmağının kesilmesinin gerektiğini, ayak tabanının da %70 oranında alınması zorunluluğu bulunduğunu, olaya ilişkin ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nca yapılan soruşturma sonucunda ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin... Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, trafik kazası tespit tutanağında davalının kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı ..."dan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, maddi tazminata ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın 15.04.2005 tarihinden itibaren değişken oranlardaki yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile katılma yolu ile de davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm ve davalı ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası sonucunda yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar, olayın oluş şekli ve kusur durumu dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan harcın temyiz eden davacıdan alınmasına 22.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.