12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/13353 Karar No: 2012/30726
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/13353 Esas 2012/30726 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/13353 E. , 2012/30726 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/03/2012 NUMARASI : 2011/962-2012/245
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı Esat Gürkan tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun mahkemeye başvurusu, takip dayanağı çekte bulunan keşideci imzasının kendisine ait olmadığına yöneliktir. Alacaklı vekili tarafından takip borçlusunun, üçüncü kişi E. K."a verdiği vekaletname dosyaya sunulmuştur. Alacaklı vekili tarafından üçüncü kişi yönünden de imza incelemesi talebinde bulunulmuş, mahkemece bu istem yerinde görülmeyerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve imzanın borçlu Hüsamettin Karabulut"un eli ürünü olmadığı gerekçesiyle borçlunun imzaya yönelik itirazı kabul edilmiştir. Dosyaya celbedilen ve Eyüp 7. Noterliğince düzenlenen 27.01.2011 tarihli 1858 yevmiye numaralı vekaletnamenin incelenmesinde; "...bilumum resmi ve hususi milli ve yabancı bankalar, özel finans kurumları nezdinde mevcut her nevi hesaplarımdan dilediği miktarda para çekmeye, hesaplara para yatırmaya, yeni hesaplar açmaya, açılmış hesapları dilerse kapatmaya, ahzu kabza, evrak ve çeklerini imzaya ..." konularında borçlu tarafından üçüncü kişiye yetki verildiği görülmüştür. Borçlar Kanunu"nun 338/son maddesine göre; ".. Hususi bir selahiyeti olmadıkça vekil dava edemez, sulh olamaz, tahkim edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz..." Bu durumda ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, vekilin çek düzenleyebilmesi için, kendisine verilen vekaletnamede bu konuda açıkça yetki verilmesi zorunludur. Çekin vekaleten imzalandığı yazılmasa dahi, yukarıda belirtilen kurallara göre vekalet veren bu çekten dolayı sorumludur. Somut olayda takip borçlusu tarafından vekili E.K."a açıkça çek düzenleme yetkisi de verilmiştir. Ancak mahkemece anılan vekaletname karar gerekçesinde tartışılıp incelenmemiştir. Bu durumda, mahkemece, borçlu tarafından dava dışı üçüncü kişi E. K."a verilen vekaletnamenin içeriği itibariyle borçluyu bağlayacağı düşünülmeli ve borçluya çekin vekil tarafından imzalanıp imzalanmadığı açıkça sorulmalı, kabul ettiği takdirde imzaya itirazın reddine karar verilmeli, aksi takdirde vekil E..K.yönünden de imza incelemesi yapılarak oluşacak sonuca göre çekişme sonlandırılmalıdır. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı E.G"ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.