Esas No: 2021/8048
Karar No: 2022/6890
Karar Tarihi: 30.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/8048 Esas 2022/6890 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/8048 E. , 2022/6890 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
TCK'nın 104/1. maddesinde düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçu şikayet üzerine takip edilen suçlardan olup olay tarihinde on beş yaşından büyük olan mağdurenin soruşturma evresinde vekil huzurunda verdiği 22.07.2013 günlü kolluk beyanında şikayetçi olmadığını bildirmesi karşısında, sanık hakkındaki kamu davasının TCK'nın 73/4 ve CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince düşmesine karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sanık hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Sanığın işlediği kabul edilen eylemin 5237 sayılı TCK’nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturup, öngörülen cezanın üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükmü kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1/c bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas-2020/33 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “Kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “Basit yargılama usulü” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412
sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.