17. Ceza Dairesi 2016/5341 E. , 2018/6706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
5237 sayılı TCK"nın 142. maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendinde de barınak yerlerinde, sürüde veya açık yerlerde bulunan büyük veya küçük baş hayvan hakkında gerçekleştirilen hırsızlık eylemi düzenlenmiş olup TCK’nın 142/1-b bendine göre daha ağır biçimde yaptırıma bağlanmıştır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2014/2-583 Esas ve 2015/201 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere; Barınak; Türk Dil Kurumu Büyük Türkçe Sözlüğünde "barınılacak yer" olarak tanımlanmakta olup, madde metninde bu kavramın hayvanlarla ilgili kullanıldığı gözetildiğinde maddedeki barınak yerinin; insanların ikamet ettiği bina ve eklentisi dışında kalan, hayvanlara özgülenmiş, hayvanların bakılması, barınması, korunması ve üretilmesi için yapılmış, üstü açık veya kapalı yapılar olarak anlaşılması gerekmektedir.
5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, Hükümet Tasarısının 202. maddesinin ikinci fıkrasına, 142. maddenin ikinci fıkrasının (g) bendi ise 202. maddesinin beşinci fıkrasına tekabül etmekte olup, tasarı gerekçesinde; “ (5) numaralı bentte hayvanların barınak yerlerinden veya sürü içinden alınması öngörülmüştür. Barınak yerlerinin sayılması uygun görülmemiş, böylece kümes hayvanlarının çalınması halinde de nitelikli halin oluşacağı kabul edilmiştir. Hayvanlar aynı barınak yerlerinde olmayıp da, bina içerisinde söz gelimi konutun alt katında muhafaza edildiği takdirde (2) numaralı bent uygulanacağından, buradan bir hayvan çalınması, söz konusu bent gereğince cezanın verilmesi için yeterli sayılacaktır” şeklinde açıklamalara yer verilerek hayvanların barınak yerlerinden değil de insanların ikamet ettiği konutun müştemilatından çalınması durumunda bina ve eklentisinden gerçekleşen hırsızlık olarak kabul edilip bu fıkra uyarınca uygulama yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Barınak yeri kavramı ile ilgili görüşler, kanun koyucunun 142. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüne rağmen ikinci fıkranın (g) bendinde ayrıca bir düzenleme yapma ihtiyacı hissetmesi ve hükümet tasarısındaki açıklamalar dikkate alındığında hayvan hırsızlığının bina ve eklentilerinden yapılması halinde TCK"nın 142. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince uygulama yapılması, bina ve eklentisi dışında kalan, sadece hayvanlara özgülenmiş yerlerden yapılması halinde ise aynı Kanun"un 142. maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendi uyarınca uygulama yapılması gerekmektedir.
Her ne kadar sanık hakkında TCK’nın 142/1-b. maddesi uyarınca uygulama yapılması talep edilmişse de, suça konu olan yerin müştekinin konutunun müştemilatı olmadığı, evinin karşısındaki ahır olduğu anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Mağdur beyanlarında, çalınan atının sanık ...’da olduğunu öğrenmesi üzerine, kollukça sanığın ikametine gidilerek suça konu olan atın bulunduğu olayda, yasal şartları oluşmadan sanık hakkında TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 09.05.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.