Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/22333
Karar No: 2018/8980
Karar Tarihi: 25.09.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/22333 Esas 2018/8980 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/22333 E.  ,  2018/8980 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, 28.08.2007 tarihinde ...... köyü ...... mevkii 377 nolu bölmede çıkan yangın nedeniyle 0.5 ha kızılçam ormanının yandığını, olay yerinde yapılan incelemede yangının çıkışına ilişkin olarak herhangi bir emareye rastlanmayıp, yangının başlangıç noktasındaki ağaçlık bölgede bulunan ...... direğinden geçen hattın başka bir hattan ayrıldığı kısımda bulunan izolatörlerin bulunduğu noktadaki ...... kısmın erimesi sonucu direkten sürekli kıvılcım atlaması olduğunun tespit edildiğini ve yangının atlayan kıvılcımlardan çıktığı kanaatine varıldığını ileri sürerek; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ve zabıt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte; 776,64 TL tazminat, 2.398,50 TL ağaçlandırma gideri ve 4.993,13 TL söndürme gideri olmak üzere toplam 8.168,27 TL idare zararının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ...... Edaş vekili, davacının tek taraflı tanzim ettiği hasar raporu ile kendilerine davalı sıfatının yüklenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ......... çevresindeki ...... arıza, bakım ve onarım işlerinin diğer davalı ...... Müh. Taah. Tic. A.Ş."ye istisna sözleşmesi kapsamında devredilmiş olup sorumluluğun ...... Mühendislik Taah. Tic. A.Ş." ye ait olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Davalı ...... Müh. Taah. Tic. A.Ş vekili, yangın sonrası ...... hattının kontrol edildiğinde ...... kısmın erimesinin ve sigorta atmasının söz konusu olmadığının tespit edildiğini, bu durumda yangının ...... hattından çıkmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin TEDAŞ"ın arıza, bakım ve onarım işlerini taşeron olarak yapmakta olup ...... hattının ilk kurulumundan dolayı görev ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece; ceza mahkemesince yapılan yargılama sırasında alınan ve kesinleşmiş olan beraat kararına esas teşkil eden; yangının doğa şartlarından kaynaklı olarak ...... malzemelerinde meydana gelen yıpranmadan kaynaklandığı tespitini içeren bilirkişi raporu ile, yargılama sırasında iki orman ve bir ...... mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan, davalıların olayda müştereken ve müteselsilen % 100 kusurlu ve sorumlu olduğunu belirten bilirkişi raporu arasındaki çelişkiyi gidermek üzere bir ...... mühendisi, bir orman mühendisi ve bir hukukçudan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 26.11.2015 tarihli, yangının başlangıç nedeninin somut bilgi ve belgelere göre tespit edilemediğinin belirtildiği bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle ve davalılardan herhangi birisine kusur atfetmenin uygun olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; ...... enerjisi dağıtım hattından kaynaklandığı iddia olunan yangın nedeniyle oluşan maddi zararın tazminine ilişkindir.
    6098 sayılı yeni Türk Borçlar Yasası’nın 69. ve önceki 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 58. maddelerinde “bir binanın veya diğer yapı eserlerinin ......leri, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden” sorumlu ve bir kusurları söz konusu olmaksızın “doğan zararı gidermekle yükümlü” tutulmuşlardır. Bu sorumluluğa öğretide “kusursuz sorumluluk” veya daha geniş tanımıyla “kusura dayanmayan nesnel sebep sorumluluğu” denilmektedir. Burada ......e kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. ......, ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi ) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir.
    Sorumlu kişi veya işletmenin, kusurlu olup olmaması, ...... ödevini yerine getirip getirmemesi, işletme veya nesnede (şeyde) bir bozukluk veya noksanın bulunup bulunmaması, meydana gelen zararın tazmin borcu yönünden bir etkiye sahip değildir. Zira bunların sebep oldukları zararlarda, kusurun bulunup bulunmadığı ya da rolünün olup olmadığının çoğu zaman bilinemediği veya ispat edilemediği gibi, sorumlu kişi veya işletme, her türlü ......i gösterse, gözetim ve denetim ödevini yerine getirse, gerekli bütün tedbirleri alsa bile, gene çoğu zararın meydana gelmesini önlemek mümkün değildir. Bu sebeple sorumluluğunun bağlandığı olgu ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulduğu zaman, sorumluluk da gerçekleşmiş olacağından, bu işletme veya nesnelerin sahip veya işletenleri, bunların sebep oldukları zararı gidermek zorundadır.
    Buna göre,...... iletim direkleri de maddede belirtilen imal olunan şey kapsamında olduğundan, ...... iletim direklerinin sahibi bu tesisin korunmasından, bu bağlamda bakım eksikliğinden doğan zarardan kusursuz olarak sorumludur.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 266. maddesinde hakimin bilirkişiye başvurması gereken haller; çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren haller olarak düzenlenmiştir. Yine aynı Kanun"un 281. maddesinde mahkemenin bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da isteyebileceği ve gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği ayrıca 282.

    maddesinde de hakimin, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendireceği açıklanmıştır.
    Dosyanın incelenmesinde; 28.08.2007 tarihinde çıkan yangın nedeniyle olay yeri tutanağı düzenlendiği, tutanağa göre; yangının başlangıç noktasındaki ağaçlık bölgede bulunan ...... direğinden geçen enerji nakil hattının başka bir hatta ayrıldığı kısımda izolatörlerin bulunduğu noktadaki ...... kısmın erimesi sonucu direkten sürekli kıvılcım atması nedeniyle yangının muhtemelen bu noktadan atlayan kıvılcımlardan çıkmış olabileceğinin belirtildiği, yargılama sırasında alınan 29.05.2013 ve 05.02.2014 tarihli bilirkişi heyet rapor ve ek raporunda; davalıların olayda müştereken ve müteselsilen % 100 kusurlu ve sorumlu olduklarının tespiti üzerine ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu ile mahkemece alınan bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için tekrar bilirkişi raporu alındığı ve 26.11.2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda ise; dosya içeriğinde mevcut bilgi ve belgeler ışığında yangının başlangıç nedeninin somut bilgi ve bulguya göre tespit edilememiş olup, davalılardan herhangi birine kusur atfetmenin uygun olmayacağı kanaatine varıldığının bildirildiği, mahkemece alınan son bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın reddi yönünde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
    Şu durumda, dava konusu yangının çıkış nedenine ve davalıların sorumluluklarının tespitine yönelik olarak mahkemece alınan iki ayrı bilirkişi heyet raporunun çelişkili olduğu görülmektedir. Mahkemece; söz konusu raporlar arasındaki çelişki giderilmeksizin hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    O halde, mahkemece yapılacak iş; uzman ...... bilirkişilerinin de içinde bulunduğu, 3 kişilik bilirkişi heyetinden olay tarihindeki mevzuat ve kusursuz sorumluluk ilkesi doğrultusunda rapor alınarak, öncelikle yangının çıkış nedeninin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde tespit edilerek illiyet bağının kesilip kesilmediği ve yangının meydana gelmesinde davalıların kusurlarının bulunup bulunmadığı, dolayısıyla meydana gelen zarardan davalıların sorumlu olup olmadıkları konusunun ceza yargılamasında alınan bilirkişi raporu ile tanık beyanları da göz önünde bulundurularak net bir şekilde belirlenmesinden sonra hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm kurmak olmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi