19. Hukuk Dairesi 2016/9729 E. , 2016/16095 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vekilleri Av. .... ve Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, tarafların birbirinden bağımsız ticari faaliyet gösteren iki ayrı şirket olup, davalı şirketin... ... firması tarafından üretilen ... marka yatların Türkiye"deki satışı ve pazarlanması konusunda yetkili firma olduğunu, davacı ile davalı arasında 22.01.2010 tarihinde satış ve pazarlama ortaklık sözleşmesi akdedildiğini sözleşmede ... markalı yatların Türkiye"de satışının birlikte yapılması ve kazancın paylaşımının düzenlendiğini, bu ortaklık sözleşmesi kapsamında satışlar yapıldığını, bazı satış işlemlerinin de son aşamasına getirildiğini, 05.12.2011 tarihinde tarafların sözleşmeyi feshettiklerini ve fesihnamenin 2. maddesindeki hükümle, davacı tarafından fesihname tarihine kadar kendilerine pazarlama faaliyeti yapılması nedeniyle ismi yazılan 16 adet müşteriden herhangi birine davalı tarafından 01.06.2012 tarihine kadar yat satılması halinde yatın alış ve satış fiyatı arasındaki farkın %45"inin davacı şirkete ait olacağının kararlaştırıldığını, davalının listede yer alan ... isimli şahsa bir yat sattığını ancak bu satışı hem müvekkili hemde yetkili makamlardan çeşitli sebeplerle gizlemek için muvazaalı işlemler gerçekleştirdiğini, davalı şirketin söz konusu satış nedeniyle elde edilen kazanç paylaşım yükümlülüğünü yerine getirmediğini, keşide edilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını alacağın tahsili için girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacı şirketin hukuka aykırı olarak elde edilmiş elektronik posta yazışmaları ve bu yazışmaların içeriklerini delil olarak kullanmalarına olanak bulunmadığını, davacı şirketin müvekkilinden hiçbir alacağı olmadığını, davaya konu yatın satışını gerçekleştirenin müvekkili şirket olmayıp, sözleşmeye taraf olmayan yurt dışında mukim “... Limited” isimli şirket olduğunu, bu nedenle yatın satışından elde edilen gelirin sözleşme kapsamında paylaştırmaya konu olmadığını, davacı talebinin hukuki dayanağı bulunmadığını savunarak, davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davalı şirketin satış işlemini, sona erdirme anlaşması kapsamına girmesini engellemek amacıyla davalı şirketin tarafı olduğu gerçek sözleşmeyi gizlediği, ortakları ve yöneticisi aynı olan dava dışı.... Ltd. Şti. üzerinde görünür bir satış düzenlendiği, ... Ltd. Şti."nin taraf olduğu satış sözleşmesi muvazaa sebebiyle geçersiz olup, mahkemece gizlenen satış sözleşmesi geçerli sayılıp, bu sözleşmenin tarafının davalı şirket kabul edildiği, davacının bu satış nedeniyle 133.067,25 Euro talep edebileceği, davalının 14.07.2012 tarihinde temerrüde düşürüldüğü, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.