Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/11046
Karar No: 2017/5683
Karar Tarihi: 16.11.2017

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/11046 Esas 2017/5683 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, mahkeme sanığın çocuğun velayet hakkına sahip olmadığı için suçun kanuni unsurlarının oluşmadığına karar verdi. Bunun yerine, suçun kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğuna hükmetti. Mahkeme ayrıca, suçun uzlaşma kapsamında kaldığını ve uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğini belirtti. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 337/1. ve 282/2. maddelerine vurgu yapılarak, evli olmayan annelerin doğan çocukların velayetinin kendilerinde olduğu, ancak velayet hakkını kazanabilmek için mahkeme kararı gerektiği belirtildi. Ayrıca, TCK'nın 234/1. maddesindeki suçun oluşabilmesi için sanığın velayet yetkisine sahip olması ve bu yetkisinin mahkeme kararıyla elinden alınması gerektiği açıklandı. Kanun maddeleri: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 337/1. ve 282/2. maddeleri, TCK'nın 234/1. maddesi.
14. Ceza Dairesi         2014/11046 E.  ,  2017/5683 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan mahkûmiyet


    İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 337/1. maddesine göre ana ve babanın evli olmaması halinde doğan çocuğun velayetinin anaya ait olduğu ve aynı Kanunun 282/2. maddesi uyarınca çocuk ile baba arasındaki soybağının ana ile evlilik yapılması, çocuğun resmî şekilde tanınması veya bu hususta mahkemece karar verilmesi ile kurulabileceğinin belirtildiği, aynı maddede tanıma işleminin yapılmasıyla baba ile çocuk arasında kendiliğinden velayet ilişkisinin kurulacağına dair düzenleme bulumadığı gibi, 337/2. maddesinde açık şekilde evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun velayeti anaya ait olmakla birlikte ananın küçük, kısıtlı veya ölmüş olması veyahutta velâyetin anadan alınması hallerinde mahkeme kararıyla çocuğa vasi atanacağı veya velayetinin babaya verileceğinin düzenlenmesi karşısında, sanığın tanıma yolu ile küçük çocukla arasında soybağı ilişkisi kurulması nedeniyle bu işleme bağlı olarak kendiliğinden çocuğun velâyet hakkını da kazanmadığı, velâyet hakkının kazanılabilmesi için bu konuda verilmiş mahkeme kararı bulunması gerektiği, ancak dosyada buna ilişkin verilmiş bir hukuk mahkemesi kararı bulunmadığı, yine TCK"nın 234/1. maddesindeki suçun oluşabilmesi için velâyet yetkine sahip sanığın bu yetkisinin mahkeme kararıyla elinden alınmış olması ön koşul olduğundan, somut olayda sanığın, velâyet yetkisine haiz olmadığı gibi, velâyet yetkisi elinden alınan kişi de sayılmadığı göz önüne alındığında, olayda, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun kanuni unsurları itibariyle oluşmayıp, mevcut haliyle küçük çocuğa yönelik eylemin aynı Kanunun 109/1. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilerek bu suçtan mahkûmiyeti yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun 5560 sayılı Kanun ile değişik CMK"nın 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamında kaldığı ve kovuşturma şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğinden, hükümden sonra yürürlüğe giren 02.12.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun hükümleri de nazara alınıp CMK"nın 253, 254. maddeleri uyarınca uzlaşma girişiminde bulunarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 16.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi