Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2382
Karar No: 2018/15645
Karar Tarihi: 17.12.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/2382 Esas 2018/15645 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, mirasbırakanın kendilerinin mirasçı olarak gösterilmediği mirasçılık belgesi ile davalıya satış suretiyle devredildiğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı tapunun iptali ile mirasbırakan adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ise, verasetin iptali ve yeniden veraset davasına kadar, davacıların Haydar oğlu Mustafa'nın mirasçısı olduklarına dair bilgisinin olmadığını, zamanaşımının geçtiğini bildirip davanın reddini savunmuştur. Mahkeme ise, tüm delillerin toplanması ve incelenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, Yargıtay, davanın usulüne uygun olmadan reddedildiğine karar vererek, taşınmaza ait tapu kayıtlarının tesis ve tüm tedavülleri ile intikale esas veraset ilamları ve tüm dayanağı belgelerin getirtilmesi, mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin kararın kesinleşmesinin beklenilmesi ve işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Kararda, 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca hükmün bozulması kararı verilmiştir.
1. Hukuk Dairesi         2016/2382 E.  ,  2018/15645 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;


    -KARAR-
    Dava ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve terekeye iade isteklerine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan Haydar oğlu Mustafa adına kayıtlı 459 ada 86 parsel sayılı taşınmazın kendilerinin mirasçı olarak gösterilmediği mirasçılık belgesi ile davalıya satış suretiyle devredildiğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı tapunun iptali ile mirasbırakan adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu, verasetin iptali ve yeniden veraset davasına kadar, davacıların Haydar oğlu Mustafa"nın mirasçısı olduklarına dair bilgisinin olmadığını, zamanaşımının geçtiğini bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Davacılar vekili 10.06.2015 tarihli oturumda terekeye mümessil tayinine gerek olmadığını, davayı açan mirasçılar adına iptal tescil kararı verilmesi gerektiğini bildirmiş, mahkemece, verilen süre içinde diğer mirasçıların muvafakatlerinin alınmadığı, miras şirketine temsilci atanmasına yönelik bir işlem yapılmadığı, mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olması sebebiyle birlikte dava açmalarında yasal zorunluluk bulunduğu gerekçesiyle aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 459 ada 86 sayılı parsel, tesis kadastrosu suretiyle Haydar oğlu Mustafa adına kayıtlı iken, 03.08.2007, 03.10.2010, 27.10.2010 tarihlerinde intikal ve birleştirme suretiyle bir çok kişi adına kayıtlı olduğu, 01.03.2011 tarihinde de satış ve birleştirme suretiyle davalı adına yazıldığı, murise ait mirasçılık belgesi ve mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin kararlar alındığı anlaşılmaktadır.
    Ketmi verese hukuksal nedenine dayalı olarak mirasçıların payları oranında istekte bulunabilecekleri kuşkusuzdur.
    Ne var ki, mahkemece bu yön gözetilmemiştir.
    Hal böyle olunca, davanın ... ve ... bakımından usulüne uygun olarak açıldığı, davacılar vekiline vekaletname veren diğer mirasçılar bakımından usulüne uygun bir davanın bulunmadığı gözetilerek, taşınmaza ait tapu kayıtlarının tesis ve tüm tedavülleri ile intikale esas veraset ilamları ve tüm dayanağı belgelerin getirtilmesi, mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin kararın kesinleşmesinin beklenilmesi ve işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru değildir.
    Davacıların bu yönlere ilişkin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi