Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3680 Esas 2018/716 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3680
Karar No: 2018/716
Karar Tarihi: 12.03.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3680 Esas 2018/716 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 ve TCK'nın 53, 58/9 maddelerine göre silahlı terör örgütüne üye olan sanığın istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlendi. Bu nedenle, sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler yerinde görülmedi ve hüküm ONAYLANDI. Kararda geçen kanun maddeleri şöyle açıklanabilir: TCK 314/2: \"Silahlı terör örgütüne üye olma\", 3713 sayılı Kanunun 5/1: \"Terör örgütlerine üyelik\", TCK 53: \"Hükümlerin şahsileştirilmesi\", TCK 58/9: \"Ceza hukukunun tatbikini kolaylaştıracak hükümler\".
16. Ceza Dairesi         2017/3680 E.  ,  2018/716 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53,
    58/9 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf
    başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 12.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.