17. Hukuk Dairesi 2015/19057 E. , 2018/5301 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı tarafından davalılardan ... Aleyhine ... 3. ... Müdürlüğü"nde 2010/4589 sayılı dosya ile ... takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, kesinleşen ... dosyasında alacağın tahsilini sağlayacak borçlular adına kayıtlı herhangi bir mal bulunamadığını, dava konusu bağımsız bölümün 28/8/2009 günü diğer davalı ..."a devir edildiğini, davalı ..."ın 28/8/2009 günü anılan taşınmazı iş ortağı ve diğer davalı olan ..."a danışık olarak 30.000,00 TL bedel ile devir ettiğini, davalılarca tapuda satış bedeli 30.000,00 TL olarak taşınmazın gerçek değerinin çok altında gösterildiğini belirterek Maltepe İlçesi Yenikariye Mah. 3/1 pafta 19 ada 24 parselde kayıtlı A giriş blok 3. Kat 6 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın devrine ilişkin tasarrufun davacı yönünden iptali ile cebri ... yolu ile icraca haciz edilerek satılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; tasarrufun iptali davası koşullarının oluşmadığını, müvekkilinin taşınmazı 28/8/2009 günü diğer davalıdan satın aldığını, tapu kütüğünde yer alan 30.000,00 TL"den ayrı olarak müvekkilinin kredi çektiğini, kredi ödemelerine ilişkin belgeleri sunacakla- rını, iptal konusu taşınmazın devrinin borcun doğumundan önce gerçekleşmiş olması nedeniyle iptal davasının dava şartı olan devrin borcun doğumundan sonra gerçekleşme şartının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulüne, 126.944,46 TL alacağın 28/4/2014 gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan dayanışmalı olarak alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İİK"nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmişse de borcun doğumunun dava konusu tasarruftan önce olup olmadığı hususunda mahkemece yapılan inceleme yeterli görülmemiştir.
Somut olayda takibe dayanak bonoların keşide tarihine göre iptali istenen tasarruftan sonra düzenlendiği anlaşılmaktadır. Ancak bu durumun gerçekten tasarruftan sonra doğmuş bir borç ilişkisini mi yoksa daha önce yapılmış bir ticari ilişkiden kaynaklanan bir vakıayı mı gösterdiği hususu yeterince araştırılmamıştır. Takip dosyasına konu bonolar 17/11/2009 keşide tarihli olup;
iptali istenen tasarruf ise 28/08/2009 tarihlidir. Ancak davacı alacaklı; bonolara konu temel ilişkinin 11/06/2008 tarihli harici satım sözleşmesine dayandığını belirtmektedir ve dosya kapsamında bulunan bu harici satım sözleşmesinde; davalı borçlu ... adına ... İnş.Ştinin kaşesi de bulunmaktadır. Buna göre; davacı vekiline takip konusu bonolara dayanan borcun temel ilişkisinin tasarruftan önce doğmuş ise borcun doğumu konusunda varsa delillerini sunması ve dava dışı ... İnş. şirketi (Harici Satım Sözleşmesinde kaşesi bulunan) kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak borcun daha önce doğduğu ispatlandığı takdirde buna ilişkin dava koşulunun gerçekleştiği kabul edilerek işin esasına girilerek iptal nedenlerinin oluşup oluşmadığının irdelenmesi sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Aksi durumun tespiti halinde ise borcun doğumu tasarruf tarihinden sonra ise davanın ön koşul yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken; mahkemece tüm bu maddi hukuki olgular dikkate alınmadan hatalı tespit ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de; İİK."nın 283. maddesi hükmüne göre dava konusu taşınmaz ile ilgili talebin bedele dönüşmesi sebebi ile takipde faiz işlemeye devam ettiğinden davacı alacaklının ... takip dosyasındaki alacağı ve ferileriyle sınırlı olarak davalı 3.kişinin dava konusu taşınmazı dava dışı 4.kişiye devrettiği tarih itibari ile tazminat ile yükümlü tutulması gerekirken, yazılı şekilde faiz yürütülerek hüküm tesisi de isabetli görülmemiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 21.5.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.