Davacı M.. B.. vekili Avukat N..K.. tarafından, davalı H.. Y.. aleyhine 17/03/2009 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/11/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı idare, davalının kasıtlı eylemi sonucu vefat eden askeri personelin ailesine 2330 sayılı Yasa gereğince ödediği tazminatın rücuen tahsilini talep etmektedir. Dava konusu tazminat miktarının belirlendiği M.. B.. Nakdi Tazminat Komisyonu’nun 27/08/2008 tarihli kararında, karar tarihindeki en yüksek devlet memuru brüt aylığının (ek gösterge dahil) yüz maaş tutarının iş gücüne engel bulunan her gün için %1 oranında hesaplanarak ödeme yapıldığı görülmektedir. Oysa zarar haksız eylemin meydana geldiği tarihte gerçekleşmiştir. Davalının sorumluluğu da bu tarihte başladığından tazminatın, haksız eylem tarihindeki miktar esas alınarak belirlenmesi gerekir. Olay tarihinden uzun bir süre sonra alınmış karar tarihindeki kıstaslara göre belirlenen tazminatın rücuen tahsiline karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA; öteki temyiz itirazlarının ise (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.