Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/7087 Esas 2016/3792 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7087
Karar No: 2016/3792
Karar Tarihi: 26.04.2016

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/7087 Esas 2016/3792 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, şirketiyle ilgili olarak sadece kendisinin imzaladığı bir vekaletname ile araç satışı gerçekleştirdiği iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla yargılanmıştır. Mahkeme, şirket yönetiminde müşterek temsil yetkisi verildiğine dair ortaklar kurulu kararının yayınlandığını ve müşteki ile birlikte atacakları imza ile şirketi temsil edebileceğini tespit etmiştir. Ancak, sanığın sadece kendi imzasıyla vekaletname vermesinde müştekinin bilgisi olduğu ve herhangi bir sahteciliğin bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, sanığın beraat kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kararda, sanığın altsoyu yönünden hapis cezasının koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, ancak diğer kişiler için infaz tamamlanıncaya kadar süreceği yönünde hüküm kurulması yasaya aykırı bulunmuştur.
Ayrıca, TCK'nun 53. maddesine ilişkin olan Anayasa Mahkemesi kararından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nin 157. maddesi (Resmi belgede sahtecilik)
- TCK'nin 53. maddesi (Hükümlülük sonrası haller)
21. Ceza Dairesi         2015/7087 E.  ,  2016/3792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-)... ...i"nin müşteki ile birlikte ortağı olan sanığın, 04.04.2007 tarihine kadar şirketi tek başına temsil ve ilzama yetkili olduğu, bu tarihten sonra aldıkları karar uyarınca müştekiyle müştereken temsile yetkili kılındığı ve buna ilişkin ortaklar kurulu kararının 13.06.2007 tarihinde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi"nde yayınlandığı, anılan şirketi müşteki ile birlikte atacağı imza ile temsil ve ilzama yetkili olduğu halde şirkete ait aracın satışı için sadece kendi imzasıyla vekaletname verdiğinin iddia edildiği olayda, suça konu vekaletnameye dayanak gösterilen ... Noterliği"nin 02.06.2007 tarih ve 1367 yevmiye sayılı sanığın şirketi temsiline dair vekaletnameye müştekinin herhangi bir itirazının bulunmadığı, 21.03.2008 tarihinde şirketteki hisselerinin tamamını sanığın eşine devrettiği, vekaletnamedeki imzanın sanığa ait olup sahteliğin söz konusu olmadığı, iki ortak yerine sadece sanık tarafından imzalanmasında, şekli yönden eksiklik söz konusu ise de müştekinin bilgisi bulunan vekaletnamede herhangi bir sahteliğin bulunmaması nedeniyle yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı cihetle; sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması,
    2-)Kabul ve uygulamaya göre de;
    a-)TCK’nun 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı,
    b-)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 26.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.