7. Hukuk Dairesi 2021/1017 E. , 2021/657 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine dayalı ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir.
Somut olayda;
1-Davalı ...’a yapılan gerekçeli karar tebliği TK m.21/1 uyarınca yapılmış olmasına rağmen muhatabın adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı hususunun belirtilmemesi ve muhatap hakkında bilgi alınan komşu isminin de tebligat parçasından tespit edilememesi sebebiyle tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından adı geçen davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak temyiz süresinin dolmasının beklenmesi;
2-Dava konusu parsellere ilişkin güncel tapu kaydının ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek evraka eklenmesi, ayrıca dava konusu 275 ada 23 ve 280 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında ... lehine kamulaştırma şerhi bulunduğu,... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/91 ve 2010/92 Esas sayılı dosyaları ile taşınmazlar hakkında kamulaştırma kararları verilmiş olduğu da dosya kapsamına yansımış olduğundan ilgili hususların araştırılarak kamulaştırma yapıldığının tespiti halinde bu şerhe dayalı işlem yapılıp yapılmadığı, kamulaştırma belgeleri getirtilerek kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediğinin ilgili kurum ve tapu müdürlüğünden sorulması, cevaplarının dosya arasına alınması;
Belirtilen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 15/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.