21. Hukuk Dairesi 2014/14932 E. , 2015/2776 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle 140.547.04 maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılardan ... vekillerince istenilmesi ve davalılardan ... vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18/02/2015 Çarşamba günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü ... vekili Avukat ... ile karşı taraf ...vek. Av. ... geldiler. Başka gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalı .....’nin tüm davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava 25.08.2010 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kabulü, 10.000,00-TL’lık bölümünün olay tarihinden kalanın ise ıslah tarihinden işleyecek yasal faizle birlikte, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmiş ve bu karar bu karar süresinde davacı ile davalılardan taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Yerel Mahkemenin maddi tazminatın belirlenmesi ile manevi tazminatın takdirine ilişkin karar isabetlidir. Ancak maddi tazminatın ıslahen artırılan bölümüne uygulanacak faizin başlangıcında hataya düşüldüğü görülmektedir.
Gerçekten davacı dava dilekçesinde hüküm altına alınacak tazminatlara olay tarihinden itibaren faiz işletilmesini istemiştir. Dava dilekçesinde talep olunduğu için ayrıca
ifade edilmesi gerekmediği halde, maddi tazminatın artırılmasına ilişkin 16.07.2013 tarihli ıslah dilekçesinde de bu talebini tekrarlamış ve ıslahen artırılan tazminat miktarı da dahil olmak üzere tüm tazminat için faizin olay tarihinden işletilmesi talep etmiştir.
İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle açılan davalarda faizin zararın meydana geldiği olay tarihinden itibaren yürütüleceği, haksız eylemle birlikte zarar veren bakımından temerrüde düşüldüğünün kabulünün gerektiği dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarındandır. Hal böyle olunca da davanın niteliğine göre haksız eylemin meydana geldiği tarihten itibaren faize karar verilmek gerekirken, dava konusu olay işçilik alacaklarıyla karıştırılarak, maddi tazminatta ıslahen artırılan bölüm için ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının birinci bendinde yazılı bulunan “92.547,04 TL. maddi tazminattan, 10.000,00 TL."sinin olay tarihinden itibaren, bakiyesi olan 82.547,04 TL. "sinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte” rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine; “92.547,04-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.100.00 TL duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacı ve davalı ...ye yükletilmesine, 18.02.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.