Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7063 Esas 2017/699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7063
Karar No: 2017/699
Karar Tarihi: 06.02.2017

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7063 Esas 2017/699 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, gözaltı sırasında yanlış bir isim vererek resmi belge düzenlemesinde yalan beyanda bulunduğu iddiasıyla açılan davada; tutanakların sanığın gerçek kimlik bilgilerine göre hazırlandığı ve yalan beyan suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle mahkumiyet kararı bozulmuştur. Ancak, sanığın kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma kabahatini işlediği ve idari para cezasına çarptırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi uyarınca sanığa verilecek idari para cezasının tutanağın düzenlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar zamanaşımına uğramadığı kabul edilerek, yeniden yargılama yapılmadan idari para cezası verilebileceği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, yargılama sürecine ilişkin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve bozma kararı verildiği 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi; sanığın idari para cezasına çarptırılmasıyla ilgili Kabahatler Kanunu'nun 20/1. ve 20/2-c maddeleri zikredilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2015/7063 E.  ,  2017/699 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Olay günü başka bir suçtan araması bulunan sanığın yakalandığında görevlilere kendisini "..." ismi ile tanıttığı, ancak yapılan kontrolde henüz herhangi bir tutanak düzenlenmeden önce gerçek kimliğinin tespit edildiği ve tutanakların gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edildiği anlaşılmakla; üzerine atılı "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı, eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma" kabahatini oluşturduğunun gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 08.05.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK.nın 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.