23. Hukuk Dairesi 2014/3614 E. , 2015/1719 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı arsa maliki vekili, davalı yükleniciler ile müvekkilleri arasında 26.08.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi imzalandığını, yüklenicilerin projeyi arsa sahibine onaylatmadan inşaata başladıklarını, inşaatın daha temel aşamasında olduğunu ve projeye ve yapı denetimine aykırı olarak inşa edildiğini, işçiliğin de çok kötü olduğunu, davalılar tarafından yapılan imalat bedelinin 7.910,28 TL olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshini talep ve dava etmiş; birleşen davanın reddini istemiştir.
Asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici ... vekili, müvekkilinin sözleşmeye göre işlem yaptığını, imalatların mevcut haliyle kullanılmasının mümkün olduğunu savunmuş; birleşen davada ise, arsa malikinin sözleşmenin ifasını imkansız hale getirdiğini, 31.682,00 TL imalat bedeli, 33.831,16 TL proje, yapı denetim ücreti, ruhsat harcı gibi giderler olmak üzere toplam 65.513,16 TL ve davacı yükleniciye tekabül edecek olan bağımsız bölümlerden doğan kâr mahrumiyeti için 60.000,00 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı yüklenici..., sözleşmede kendisinin de yüklenici konumunda olduğunu, inşaata diğer davalı ile birlikte başladıklarını, ruhsatı aldıklarını, inşaat başladıktan sonra beton dökümünde eksik işlem yapıldığını, 10 santimetre beton dökülmesi gerekirken 4 santimetre civarında beton döküldüğünü ve inşaatın düz zemine oturtulmadığını,bunun üzerine inşaatı yapmaktan vazgeçtiğini, diğer davalı ..."a noter marifetiyle ihtar gönderdiğini, kendisi ayrıldıktan sonra diğer davalı ..."ın bir miktar daha çalışma yaptığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmeye göre yapılan inşaatın seviyesinin %5 olması, inşaat ruhsatının 9 aylık bir gecikmeyle alınmış olması, iki yükleniciyle başlatılan inşaatın sadece bir yüklenici tarafından devam ettiriliyor olması hususları birlikte değerlendirildiğinde yüklenicilerin temerrüdünün gerçekleştiği,
yüklenicinin, olumlu zarar niteliğinde olan kâr mahrumiyeti alacağı talep edemeyeceği, ancak yaptığı ve arsa sahibinin yararlanabileceği imalatın bedelini fesih iradesini ortaya koyduğu birleşen dava tarihinde gerçerli serbest piyasa rayicine göre talep hakkı olduğu, yapının proje ve teknik standartlar çerçevesinde inşasına devam edilmesi durumunda güçlendirme gerektirecek bir statik eksiklik olmadığı, ancak özellikle taşıyıcı sistemde tahribata yol açan karot testi numune alımından kaynaklanan boşlukların uygun malzeme ve yöntem ile kapatılması gerektiği, imalat bedelinin 18.528,36 TL olduğu, yüklenicinin proje, numarataj belgesi, yapı denetim bedeli ve inşaat ruhsatı harcı gibi yaptığı masraflar, inşaatın tamamı için başlangıçta yapılması zorunlu olan masraf niteliğinde olduğundan ve inşaat usulünce teslim edilmediğinden yüklenicinin bu giderleri isteyemeyeceği gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile sözleşmenin geriye etkili olarak feshine, birleşen davanın, fesih istemi yönünden reddine, imalat bedeli yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, asıl davada davalı- birleşen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.