16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1210 Karar No: 2018/702 Karar Tarihi: 19.03.2018
Silahlı terör örgütüne yardım - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1210 Esas 2018/702 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın, sanığın avukatı yokken ve sanığa tebliğ edilmeden verildiği için temyiz süresinin başlatılmayacağı gerekçesiyle Yargıtay'a itiraz edildiği anlatılıyor. Dosyanın incelenmesinde, sanığın avukatın yokluğunda savunma yaptığı, hüküm kesinleştikten sonra vekaletname sunulduğu ancak yargılama aşamasında sanığı temsil eden avukatın bulunmadığı bilgileri yer alıyor. Bu durumun, 6352 sayılı Kanun'un eklediği 308. madde (2) ve (3) fıkra hükümleri uyarınca Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varan mahkeme, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesine karar veriyor. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesidir.
16. Ceza Dairesi 2017/1210 E. , 2018/702 K.
"İçtihat Metni"
İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Ağır Ceza Mahkemesin İtirazla İlgili Hüküm : Temyiz isteminin süre yönünden reddine Suç : Silahlı terör örgütüne yardım
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraznamesi ile, 7201 sayılı Tebligat Kanunun 11. maddesi hükmü uyarınca, sanık ve vekaletnameli müdafiinin yokluğunda verilen kararın vekili yerine sanığa tebliğinin temyiz süresini başlatmayacağı dikkate alınarak kararın sanık müdafiine tebliği, sanık müdafii tarafından temyiz dilekçesi sunulması halinde temyiz incelemesi için dosya ile birlikte gönderilmesinin temini amacıyla dosya Dairemize gönderilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 22.05.2012 tarihli kararın sanık ve müdafiinin yokluğunda verildiği, duruşmada sanığın avukat istemediği bizzat savunma yapacağını söylediği (10.02.2011 tarihli duruşmada), sanığın hükmü bizzat 23.11.2012 tarihinde temyiz ettiği, duruşmalara sadece bir defa giren avukat ..."in duruşmaya sadece sanık ... müdafii olarak girdiği, sanığımızın müdafii olarak hiçbir duruşmaya katılmadığı, bu nedenle Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından; sanığa gerekçeli kararın 14.11.2012 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın da hükmü 23.11.2012"de temyiz ettiği, süre geçirildiğinden bahisle Dairece temyiz isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Hükmün kesinleşmesinden sonra dosyaya ibraz edilen sanığın avukat ..."e vekaletname vermesine ilişkin vekaletname karşısında; adı geçen sanık müdafiinin yargılama aşamasında sanığı temsil etmediği, vekaletname sunmadığı, bu nedenle gerekçeli karar tebliğinin sanığa yapılmasında bir usulsüzlük görülmemiştir. Tüm bu açıklamalar ışığında 02.07.2012 gün ve 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen (2) ve (3). fıkra hükümleri uyarınca itiraz konusu değerlendirilip, konunun Yargıtay Ceza Genel Kurulunca sonuca bağlanmasının daha uygun olacağı anlaşıldığından, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.