23. Hukuk Dairesi 2014/4096 E. , 2015/1713 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin alacağının kaydı için iflas masasına yapılan başvurunun reddedildiğini, müflisin borçlarına kefil olan müvekkilinin müflis şirket borçlarını ödemediğini ileri sürerek, 20.387.793,05 TL"nin kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi temsilcisi, alacağın yargılamayı gerektirdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Müdahiller vekilleri, müflis ..."nin borcunu ..."ın ödediğini,... İdaresine olan Tabosan borcunun ödemesinin tamamlanmadığını 25.06.2013 tarihi itibariyle cari hesaba göre müflisin 542.180.168 ...borçlu olduğunu, ..."ın kendi kefaletinden dolayı müflisin borcunu ödediği miktarın davacı payına düşen kısmın tahsili için dava açtığını, davacının ödeme yapmadan masaya alacak kaydı isteyemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; müdahiller, müflis, davacı ve İran merkezli şirketin oluşturduğu korsorsiyum ile İran da ihale alındığı, ihale için bankadan kredi kullanıldığı ve müflis şirkete davacı ve müdahillerin kefil oldukları, davacının kefaletinin, konsorsiyumun ortaklardan birinin kredi borcuna kefalet niteliğinde olduğu, kefil olunan borçlu alakalı bankanın, davacıya ihtar göndermesi ve aynı zamanda kredinin diğer kefili olan ..."a da ihtar göndermesi ile başlayan süreçte borcun ... tarafından ödendiği, ..."ın ödediği miktar kadar diğer kefillere rücu için dava açtığı, adi ortaklığın malvarlığının tespit edilemediği, bunun için iflas idaresi tarafından İran"daki şirket ile yazışmalar yapıldığı, netice olarak, henüz adi ortaklık tasfiye edilmediğinden müflisin adi ortaklıktaki payının değerinin belli olmadığı, davacının, ne bankaya ne de ortak ve aynı zamanda müteselsil kefil ..."a ödeme yaptığı, şu halde masaya başvuru imkanının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.