Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4061 Esas 2017/676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4061
Karar No: 2017/676
Karar Tarihi: 06.02.2017

Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4061 Esas 2017/676 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2016/4061 E.  ,  2017/676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1- 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında sanığın suçlamayı kabul etmemesi, sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından, hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi ve 2005 takvim yılında sahte olarak düzenlendiği iddia olunan son fatura tarihinin dava zamanaşımı yönünden de önemli bulunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için; her takvim yılına ait suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulmasından sonra incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sanığın savunmasında adı geçen ... isimli kişinin araştırılıp tanık sıfatıyla dinlenmesi, suça konu faturaları kullananların tespiti ile sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, gerekirse sanık ile tanıkların yüzleştirilmesi, sanığın işletmenin faaliyetleriyle ilgili beyanname, işletmeye ait bir belge düzenleyip düzenlemediğinin araştırılması, vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge ve fatura asıllarındaki imza ve yazıların sanığa aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, aynı takvim yılında farklı dönemlerde sahte fatura düzenlenmesi halinde ise TCK"nun 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde tek suçtan hüküm kurulması,
    3- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.