14. Hukuk Dairesi 2015/11400 E. , 2017/4171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.08.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar ... ve ... temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir.
Satışına karar verilen taşınmaz;
a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında,
b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında,
c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK"nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
Somut olaya gelince,
1) Satışına karar verilen taşınmazların yalnızca müşterek mülkiyete tabi olması nedeni ile tarafların tapu kaydındaki payları oranına göre vekalet ücretinin, harcın ve satış bedelinin paylaştırılmasına karar verilmesi gerekirken, hükümde vekalet ücretinin, harcın ve satış bedelinin veraset ilamları ve tapu kayıtlarındaki payları oranında dağıtılması ve satış şeklinin açıklanmaması doğru görülmemiştir. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca 111 ada 44, 45 ve 53 parsel, 104 ada 1 parsel, 157 ada 4 ve 14 parsel, 158 ada 17, 47, 33 ve 91 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2) Davalı ... 16.09.2013 tarihli cevap dilekçesinde dava konusu 122 ada 8 ve 11 parsel sayılı taşınmazlarda muhdesat iddiasında bulunmuştur. Davacı tarafından dava konusu 122 ada 8 ve 11 sayılı taşınmazlar üzerindeki betonarme evin davalı ...’a ait olduğunu kabul etmesine rağmen mahkemece muhdesat iddiası değerlenmeksizin hüküm kurulması, davalı ...’ın taşınmazlardaki diğer muhdesat iddiaları yönünden ise, davalının muhdesat iddiası olduğu göz önüne alındığında muhdesatın aidiyeti davası açması için usulüne uygun süre verilmemesi doğru görülmemiş bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile, 1. bent uyarınca; hüküm sonucunun birinci bendinde yer alan “ortaklığın” sözcüğünden sonra gelmek üzere “genel açık arttırma yolu ile” sözcüklerinin eklenmesine, ikinci bendinde yer alan "veraset ilamları ve" ibaresinin çıkarılmasına, dördüncü bendinde yer alan "veya mirasçılık belgesinde belirtilen paylar" kelimelerinin çıkarılmasına, altıncı bendinde yer alan “veya mirasçılık belgesinde belirtilen paylar” sözcüklerinin çıkarılmasına ve hükmün dava konusu 111 ada 44, 45 ve 53 parsel, 104 ada 1 parsel, 157 ada 4 ve 14 parsel, 158 ada 17, 47, 33 ve 91 parsel sayılı taşınmazlar yönünden DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 2. bent gereğince çekişmeli 122 ada 8 ve 11 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 23.05.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.