11. Hukuk Dairesi 2017/2179 E. , 2018/7771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/11/2016 tarih ve 2014/324 E.-2016/346 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 15/03/2017 tarih ve 2017/203-2017/223 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tümbelgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin Türkiye"de ve dünyada tanınmış bir marka olduğunu, davalının 2012/49536 numaralı 25 sınıf malları kapsayan şekil markasına 104349, 2007/39883 ve 2000/11226 sayılı şekil markalarına dayalı olarak 556 sayılı KHK 8/1-4 ve 35 maddeleri uyarınca itiraz edildiğini, itirazın nihai olarak ... YİDK tarafından reddedildiğini, markaların 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında benzer olduğunu, aynı malları kapsadığını, davalının kötü niyetli olduğunu savunarak ... YİDK kararının iptalini, davalının 2012/49536 sayılı markasının hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ...; davacının, marka yayını için yapmış olduğu itirazın reddedildiğini, uyuşmazlık konusu markaların benzer olmadığını, davacının söz konusu markayı ayakkabılar üzerinde grafiksel olarak kullandığını, markalar arasında farklılıkların olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraf markalarının benzer olmadığı, ortalama tüketici kitlesi nezdinde aradaki farklılıkların algılanabilir nitelikte olduğu, markalar arasında işletmesel bağlantıyı tesis eden herhangi bir unsurun ve markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, davacı markalarının tanınmış olmasına rağmen benzerliğin bulunmaması nedeniyle tanınmışlığın sonuca etki etmediği, kötü niyetin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun, taraf markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunun hükme esas alınabilir nitelikte, denetime elverişli olduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekili tarafından temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 10/12/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.