Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3702 Esas 2018/674 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3702
Karar No: 2018/674
Karar Tarihi: 13.03.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3702 Esas 2018/674 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca bir sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla mahkumiyetine karar vermiştir. Sanık müdafiyesinin temyiz talebi reddedilmiştir. Mahkeme kararında, yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmış, deliller hukuka uygun şekilde elde edilmiş ve tüm iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği belirtilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- TCK’nın 314/2 maddesi: \"Terör örgütüne üye olma\"
- 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi: \"Terör örgütlerinin kurulması ve yönetilmesi\"
- TCK’nın 62. maddesi: \"Cezanın indirileceği haller\"
- TCK’nın 53. maddesi: \"Suçun isnadı\"
- TCK’nın 58/9. maddesi: \"Dürüstlük kurallarına aykırı hareket\"
- TCK’nın 63. maddesi: \"İşaret, ses, yazı veya görüntü halinde yapılan tehdit\"

16. Ceza Dairesi 2017/3702 E. , 2018/674 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre sanık hakkında tayin olunan temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.