16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3103 Karar No: 2018/5873 Karar Tarihi: 16.10.2018
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/3103 Esas 2018/5873 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacıların lehine karar verilmiştir. Ancak çekişmeli taşınmazın komşu parsellerle ilgili yeterli inceleme yapılmamış ve yasal ilanlar yapılmamıştır. Bu sebeple mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri; TMK’nın 713/1 ve Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi ve TMK’nın 713/4 ve 5. fıkralarıdır.
16. Hukuk Dairesi 2016/3103 E. , 2018/5873 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ: TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacılar, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisi ..."in sunduğu 11.06.2015 havale tarihli bilirkişi raporu ekinde (A) harfi ile gösterilen, cinsi harman yeri olan taşınmazın davacılar adına müşterek hisseli olarak tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK’nın 713/1 ve Kadastro Kanunu"nun 14. maddesine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu yerin 1983 tarihli hava fotoğrafı incelemesinde sınırlarının belirgin olduğu, yapılan keşifte alınan beyanlarda taşınmazın 1990-95 yıllarına kadar davacılar ve öncesinde babaları tarafından harman yeri olarak kullanılageldiği ve toplamda 20 yıldan fazla süredir zilyetliklerini devam ettirdikleri, sunulan bilirkişi raporlarında da taşınmazın harman yeri niteliğinde olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak mahkemece çekişmeli taşınmaza komşu 122 ada 1 sayılı parselin tüm tedavülleriyle dayanak kayıtları, kadastro tutanak sureti ile varsa tapu kaydı getirtilerek çekişmeli taşınmazı ne yönüyle okuduğu araştırılmamış ve TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları uyarınca yapılması zorunlu olan yasal ilanlar yapılmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için; çekişmeli taşınmaza komşu 122 ada 1 sayılı parselin tüm tedavülleriyle dayanak kayıtları, kadastro tutanak sureti ile varsa tapu kaydı getirtilerek çekişmeli taşınmazı ne yönüyle okuduğu belirlenmeli, TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanları yöntemine uygun bir biçimde yapılmalı, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanakları dosya arasına konulmalı, yasal 3 aylık sürenin dolması beklenilmeli ve bundan sonra 3402 sayılı Kanun"un 14. ve 17. maddesinde öngörülen koşullar yönünden tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 16.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.