10. Hukuk Dairesi 2019/5214 E. , 2019/6733 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılardan Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı, davalı işveren adına kayıtlı ... Makina İnşaat Müteahhitlik Taahhüt San. Tic. Ltd. Şti. Şirketinde 13/02/2007 tarihinden 20/11/2007 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, 13/02/2007 - 20/11/2007 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde sigortalı olarak çalıştığının tespiti ile ödenmeyen üç aylık ücreti 2.150,00 TL"nin ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP:
Davalı işveren dava dilekçesine cevap vermemiş; davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı işyerinde çalıştığını, davacı tanıklarının ve bordro tanıklarının doğruladıkları, dosyaya sunulan sözleşme ve fotoğrafların da tanık beyanlarını güçlendirdikleri anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davaya konu dönemde herhangi bir sigortalılık bildirimi bulunmayan davacının davalı işverene ait doğalgaz tesisat montaj işyerinde 13.02.2007 - 20.11.2007 tarihleri arasında tam ve kesintisiz olarak asgari ücretle hizmet akdine dayalı olarak çalıştığı halde, davalı Kuruma herhangi bir sigortalılık bildiriminin bulunmadığı; müşterilerle davalı işveren şirket adına sözleşme imzaladığını gösteren ve şirket antetini taşıyan 10.08.2007, 25.09.2007 ve 26.09.2007 tarihli sözleşmeler, fiyat teklifi ile anılan dönemde davacı ile birlikte aynı işyerinde çalıştığı dönem bordrolarından anlaşılan tanıklar ..., ... ve ... ve şirketle iş ilişkisi bulunan tanık beyanlarından şüpheye yer bırakmayacak şekilde anlaşıldığından davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup, davalı işveren şirketin "... Makina İnşaat Müteahhitlik Taahhüt San. Tic. Ltd. Şti." olan ünvanının karar başlığında eksik yazılması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 304"üncü maddesi kapsamında açık hata olarak kabul edilerek mahallinde tashihi her zaman için mümkün olduğundan davalı Kurum vekilinin tüm istinaf nedenlerinin reddine karar verilmiştir
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu sebeple ve resen tespit edilecek hukuka aykırılıklar sebebiyle kararın bozulması talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Bu yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde, öncelikle davacının askerlik hizmetini yaptığı dönem araştırılmalı, işçilik alacakları davasında sunulan deliller ve tanık beyanları değerlendirilmeli, davacının hizmet bildirimlerinin yapıldığı tüm işyerlerine ait bordro kayıtları getirtilerek, özellikle çalışılan her işyerinden ayrı ayrı bordro tanığı dinlenmeli ve komşu işyeri tanığı araştırılmalı, davacının ihtilaf konusu edilen dönemde nasıl çalıştığı ve ne iş yaptığı somutlaştırılmalı, davacı hakkında yargılama esnasında beyanda bulunan tanıkların bordrolarala karşılaşrırılarak değerlendirilmeli, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kakarın bir örneğinin BAM"a, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 26.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.