17. Hukuk Dairesi 2015/10895 E. , 2018/5249 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının işleten/ sürücüsü olduğu aracın, davacıların oğlu/ kardeşi ..."in idaresindeki araca tam kusurlu olarak çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacı anne ..."nin ölen oğlunun desteğinden yoksun kaldığını ve tüm davacıların manevi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı anne ... için 1.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ve 25.000,00 TL. manevi tazminatın, diğer davacılar için 17.000,00"er TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu kaza nedeniyle davalıya atfedilen tam kusuru kabul etmediklerini, davacıların ölenden destek alma şartlarının bulunmadığını, davacı tarafın maddi zararlarından davalı aracının trafik sigortacısının sorumlu olduğunu, istenen manevi tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ..."nin karşılanmamış maddi zararı olmadığının, alınan bilirkişi raporuyla saptanmış olması gözetilerek davacı tarafın maddi tazminat isteminin reddine; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 10.000,00 TL. ve diğer davacılar için 5.000,00"er TL. olmak üzere toplam 30.000,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davalının, davaya konu kazaya karışan aracın işleteni ve sürücüsü olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 85/1. maddesi gereği ve Borçlar Kanunu"nun haksız fiil hükümleri gereği zarardan sorumlu olduğu, ..."nun 86/1. maddesi gereği ancak mücbir sebep, zarar gören ya da 3. kişinin ağır kusuru nedeniyle illiyet bağının kesildiği durumlarda davalının zarardan sorumsuz olacağı, Dairemizin ve ..."ın yerleşik uygulamaları ile lastik ya da fren patlaması, rot kırılması gibi durumların teknik arıza olarak kabul edildiği hususları hep birlikte gözetildiğinde, davalının kazada tam kusurlu kabul edilmesinde bir usulsüzlük görülmemesine; manevi tazminatın takdirinde TBK"nun 56. (BK"nun 47.) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına; haksız fiil faili olan davalının temerrüdünün, haksız fiil tarihi olarak kabulünün yerinde görülmesine göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 13/1. maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine; 13/2. maddesinde ise "Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; davacıların davada kendisini vekille temsil ettirdiği ve davacılar aleyhine reddolunan maddi tazminatın 1.000,00 TL. olduğu da gözetilerek anılan tarife hükmü gereği, maddi tazminat yönünden 1.000,00 TL. vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, davacı taraf aleyhine fazla vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4. bendindeki "1.500,00 TL. vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıya ödenmesine" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "1.000,00 TL. vekalet ücretinin davacı ..."dan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 2.219,80 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 21/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.