Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından site aidat alacağına dayalı olarak başlatılan genel haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, usulsüz yapılan ödeme emri tebliğ işleminin ve hacizlerin iptali ile haciz baskısı altında ödenen paranın iadesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, başvurunun kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı vekilinin 22/11/2011 tarihinde takipten feragat ettiği, tahsil harcı ödendiğinden icra müdürlüğünce dosya kaydının feragat nedeniyle kapatılmasına ve dosyadaki hacizlerin fekkine karar verildiği, alacaklı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmektedir. Dolayısıyla, borçlunun, takipten feragat tarihinden sonra 28/11/2011 tarihinde tebligat usulsüzlüğü ve ödenen paranın iadesi istemli şikayette bulunmasında, devam eden bir icra takibi olmadığından hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken esası incelenerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. 
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.