8. Hukuk Dairesi 2010/1224 E. , 2010/4124 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 30.12.2009 gün ve 266/586 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar ... ve arkadaşları vekili, miras yoluyla intikal ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle 148 ada 2 parsele ait tapu kaydının iptaliyle vekil edenleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... temsilcisi, dava konusu taşınmazın köy hayvanlarının otladığı ve sulandığı sulak yeri olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 148 ada 2 parsele ait tapu kaydının teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen 26.10.2009 tarihli krokide B harfiyle gösterilen 989,12 m2 yüzölçümüne ilişkin kısmının iptaliyle bu kısmın davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 148 ada 2 parsele ait kadastro tutanağından; 8815,35 m2 yüzölçümünde ve “Arsa ” niteliğiyle senetsizden, 20 yılı aşkın zamandan beri nizasız, fasılasız Köy Tüzel Kişiliğinin zilyet ve tasarrufunda bulunduğu muhtar ve bilirkişilerin beyanlarından anlaşılmakla davalı köy tüzel kişiliği adına 30.10.2007 tarihinde tespit edildiği ve bu tespitin itiraz edilmeksizin 19.02.2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14. maddeleri gereğince açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.
Mahkemece, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Davalı ... temsilcisi, dava konusu taşınmazın derenin kenarında köy hayvanlarının otladığı ve sulandığı yer olduğunu iddia ettiği halde, bu yönde herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadığı gibi miras bırakan ve mirasçılar bakımından miktar araştırması da yapılmamıştır.Sıvat yeri; köy hayvanlarının devamlı olarak sulandıkları, eyrek yeri ise köy hayvanlarının sulandıktan sonra yatıp dinlendikleri yerlerdendir.Bu tür yerler 3402 sayılı Kanunun 16/B ve 18/2.maddeleri gereğince kamu hizmetine tahsis edilen orta mallardan sayılıp zilyetlikle edinilmesi mümkün görülmediğinden, dava konusu taşınmazın sıvat ve eyrek yeri olup olmadığı usulüne uygun olarak araştırılmalıdır. Taşınmazın öncesinin sıvat yeri ve eyrek yeri niteliğinde olup olmadığı hususu araştırılırken yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına göre, taşınmazdan yararlanmayan komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişi ve tanık ifadelerine başvurulması gerekir. Dava konusu taşınmaza ait sıvat ve eyrek yeri veya meraya ait tahsis kayıt ve belgelerinin Tapu Sicil ve Özel İdare Müdürlüğünden istenerek dosya arasına konulması, taraflarca gösterilen komşu köyden seçilen tanıklar ile yerel bilirkişilerin mahallinde yapılacak keşif sırasında etraflıca dinlenilmeleri, kayıt ve belgelerin yerel ve teknik bilirkişiler aracılığıyla yerlerine uygulanması, uygulamanın Yargıtay denetimine elverişli şekilde teknik bilirkişi tarafından krokisine işaret ettirilmesi, yerel bilirkişi ve tanıkların zilyetlik süresine dair çelişkili beyanları bulunduğunda bu çelişkilerin giderilmesine çalışılması, dava konusu taşınmazın eyrek veya sıvat yeri olup olmadığının, tespit tarihine kadar 20 yılı aşkın süre ile koşullarına uygun olarak zilyetliğin bulunup bulunmadığının etraflıca araştırılması gerekir.
Bundan ayrı; 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince davacılar ve miras bırakan yönünden miktar araştırmasının yapılması, davacılar ve miras bırakanının belgesizden taşınmaz edinip edinmediklerinin Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlükleriyle, zilyetliğe dayalı tescil davası açıp açmadıklarının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden alınan taşınmazlara ait kadastro tutanak ve ekleriyle tapu kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, tescil davalarına ilişkin dosyaların ise bulundukları mahkemelerden getirtilerek miktar sınırlaması yönünden göz önünde tutulması, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 8,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 20.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.