11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/6412 Karar No: 2017/613 Karar Tarihi: 02.02.2017
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/6412 Esas 2017/613 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 2012/30030 Esas ve 2014/17594 Karar no.lu tevdii kararında belirtilen suçun faili hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla gerçek kişinin kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle yalan beyanda bulunduğunu tespit etmiş ve mahkumiyet kararı vermiştir. Kararın gereği yerine getirilmediği tespit edilmiştir. İftira suçu için, sanığın gerçek bir kişi olan başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacına yönelmesi gerektiği vurgulanmıştır. Eylemin iftira suçu olarak değerlendirilebilmesi için, kullanılan kimlik bilgilerinin gerçek kişiye ait olduğunun tespiti gerekmektedir. Kararda, kovuşturmanın tüm aşamalarında müdahale hakkı bulunan mağdura iddianame ve duruşma günü usulüne uygun tebliğ yapılmadan yargılama yapıldığı ve gerekli belgelerin tebliğ edilmesi halinde temyiz dilekçesinin de eklenerek ek tebliğname düzenlenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı TCK'nun 268. maddesi referans gösterilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2015/6412 E. , 2017/613 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet
Dairemizin 27.10.2014 gün 2012/30030 Esas ve 2014/17594 Karar no.lu tevdii kararının gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmakla; 5237 sayılı TCK"nun 268. maddesinde düzenlenen iftira suçunun oluşabilmesi için, failin işlediği bir suç nedeniyle kendisi hakkında sorusturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kendi kimliğini saklayarak, gerçek bir kişi olan başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması ve onun hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasına neden olması gerektiği cihetle, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kardeşi olan ..."a ait kimlik bilgilerini kullandığı iddiasının sübuta ermesi halinde eylemin iftira suçunu oluşturabileceği anlaşılmakla, kovuşturmanın her aşamasında müdahale yoluyla kamu davasına katılma hakkı bulunan mağdur ...’a iddianame ve duruşma günü usulen tebliğ edilmeden yargılama yapılarak hüküm kurulduğu görülmekle; adı geçen mağdura gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilerek, buna dair belgeler ile verilmesi halinde temyiz dilekçesinin de eklenerek ek tebliğname düzenlendikten sonra iadesinin temini için mahalline gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.