17. Hukuk Dairesi 2015/10561 E. , 2018/5212 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan, davacının yolcu olarak bulunduğu
... plakalı motorsikletin direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 05/02/2015 tarihli artırım dilekçesiyle talebini 21.407,28 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak, müvekkilinin zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan aracın sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, olayda müterafık kusur durumunun ve hatır taşımasının olup olmadığının tespitini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; yolcu taşıma vasıtası olmayan motorsiklet ile yolculuk yapması ve aracın gerektirdiği tedbirli giyim kuralına uymaması nedeni ile davanın kısmen kabulü ile takdiren %25 hakkaniyet indirimi yapılarak 16.055,46 TL maluliyet tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile(poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesindeki savunmasında, yaralanan davacının kazaya karışan araçta hatır için taşınmadığının tespit edilmesi gerektiğini bildirmiştir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi
taşımalarda BK.nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hâkim, tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
Somut olayda, ... Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporunda davacının yaralanmasının niteliği olarak belirtilen sol köprücük kemiği kırığı olan klavikula fraktör gelişimi ile mahkemenin gerekçesinde belirttiği aracın gerektirdiği tedbirli giyim kuralına uyma arasında illiyet bağı bulunmadığından, gerekçede belirtilen hususlarla müterafik kusur indirimi yapılması doğru olmamıştır. Ancak davacı olaydan sonra emniyette alınan ifadesinde "... erkek arkadaşı ... idaresindeki motorsiklette yolcu olarak bulunduğunu..." beyan ettiğinden mahkemece, bu savunma üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılarak, davalının temyizi de olmadığına göre, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalının savunmasına itibar edilmeyerek ve karar yerinde tartışılmayarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Kabule göre ise, hatır taşıması indirimi var ise Daire uygulamamıza göre %20 olması gerektiği gibi müterafık kusur var ise %20 indirim yapılması gerekmekte olup, mahkemece hükmedilen tazminattan %25 indirim yapılması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.