9. Hukuk Dairesi 2015/29076 E. , 2016/8675 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, Davalı banka nezdinde 03/11/2003 – 13/03/2015 tarihleri arasında şube müdürü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin 13/03/2015 tarihinde sonlandırıldığını ileri sürerek; feshin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının müvekkil bankada şube müdürü olarak çalıştığını, istifa etmek sureti ile işten ayrıldığını, müvekkil banka tarafından yapılmış bir fesih olmadığını savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece; davacının şube müdürü olarak görev yaptığı, yazdığı belgenin anlamını kavrayacak vasıflara sahip olduğu, el yazısı istifa dilekçesi ile iş sözleşmesini sona erdirdiği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
Davacı vekili, baskı altında istifa dilekçesi alındığını ve müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini ileri sürmüş olup, 21/04/2015 tarihinde uyap üzerinden gönderdiği delil listesine ilişkin dilekçede tanığının isim ve adresini bildirmiş ve bildirdiği tanığın feshin baskı altında gerçekleştiğine ilişkin beyanda bulunacağını ifade etmiştir.
Davacı vekiline ön inceleme duruşmasına davet edilmeden önce, 31/03/2015 tarihli ön inceleme tutanağı gönderilmiştir. Ön inceleme duruşması 08.06.2015 tarihinde yapılmış, tarafların anlaşamadıkları hususlar " Feshin nasıl ne şekilde gerçekleştiği, işveren tarafından yada istifa sureti ile gerçekleşip gerçekleşmediği, davacının iş güvencesinde yararlanıp yararlanamayacağı, işveren tarafından gerçekleştirilmiş olması halinde feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı ve davacının işe iadesinin gerekip gerekmediği noktalarında uyuşmazlık bulunduğu tespit edildi" şeklinde belirlenmiştir.
Davacı vekili aynı celse tanığının hazır olduğunu ve dinlenmesini istemiştir. Mahkemece, davacının talebine ilişkin bir karar verilmeksizin ve davacı tanığı dinlenmeksizin dosya karara çıkarılmıştır.
Ön inceleme duruşması taraflar arasındaki uyuşmazlıkları tespit etmek için yapılmaktadır. Ön inceleme duruşması yapılmadan, taraflar arasındaki uyuşmazlık usulünce tespit edilmeden önce taraflara tanık isim ve adreslerini bildirmesi için kesin süre verilemez. Tarafların uyuştukları ve ayrıştıkları hususlar henüz belirlenmeden taraflardan, ön inceleme duruşmasından önce davanın daha başında (tensiple) tanık isim ve adreslerini bildirmeleri beklenemez. Mahkemece buna aykırı davranılması 6100 sayılı HMK’nın 27. maddesinde belirtilen hukuki dinlenilme hakkını zedeler.
Mahkemece yapılması gereken ön inceleme aşamasında uyuşmazlık tespit edildikten sonra tanık dinletme talebi olan davacının tanık deliline dayanıp dayanmadığını tespit ederek, tanık deliline dayanmışsa tanık isim ve adreslerini bildirmesi için kesin süre vermektir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafça ön inceleme duruşması öncesi tanık ismi ve tanıklık yapacağı konu bildirilmesine ve ön inceleme duruşmasında bu tanık hazır edilmesine karşın mahkemece tanığın dinlenmemesi hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir.
Mahkemece davacının tanığı dinlenip, varsa toplanması gereken başka deliller toplanmalı ve dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra istifa dilekçesinin baskı altında alınıp alınmadığı (feshin işveren tarafından gerçekleştirilip gerkçekleştirilmediği) tespit edilip, buna göre karar verilmelidir.
Hukuki dinlenilme hakkına aykırı olacak şekilde ön inceleme duruşmasında hazır bulunan davacı tanığı dinlenmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.