MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : A) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 157/1, 168/1, 50/1-a, 52/2, maddeleri uyarınca mahkumiyet (ayrı ayrı 10"ar kez)
B)Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 157/1, 168/2, 50/1-a, 52/2, maddeleri uyarınca mahkumiyet (ayrı ayrı)
C) Suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 157/1, 168/1, 31/3, maddeleri uyarınca mahkumiyet (ayrı ayrı 10"ar kez)
D) Suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 157/1, 168/1, 31/3. maddeleri uyarınca mahkumiyet (ayrı ayrı)



Dolandırıcılık suçundan sanıklar ve suça sürüklenen çocukların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ..., sanık ... ve müdafii, sanık ..., sanık ... müdafi, suça sürüklenen çocuk ..., sanık ... müdafi, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ... ve müdafi, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafii suça sürüklenen çocuk ... müdafi, katılan... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Taraf sıfatı bulunmadığından katılma talebinin reddine karar verilen... vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk ..."ın babası..."ın aramalar sırasında kendisine ve ailesine ait olan para ve altınların iadesi nedeniyle müdahale talebinde bulunması üzerine, mahkemece taraf sıfatı bulunmadığından katılma talebinin reddine karar verildiği, müsaderesi talep edilen bir kısım eşya, altın ve paraların suçtan elde edildikleri tespit edilemediğinden müsadere talebinin reddine ve sahiplerine iadesine karar verilmiş olması karşısında, temyizde hukuki yararı bulunmadığından;
Gerekçesi belirtilmeyen temyiz talebinin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-Sanıkların Harran İlçesi ve Akçakale köylerinde ikamet ettikleri, müştekilerin cep telefonlarından arayarak, kendilerini polis memuru veya başkomiser olarak tanıtıp, müştekilerin kimlik bilgilerinin PKK Terör Örgütü üyelerinin eline geçtiğini, terör örgütü üyelerinin müştekinin adına telefon hattı açtırdıklarını ve kullandıklarını, terör örgütü elemanlarının müşteki adına kredi kartı aldıklarını ve kullandıklarını söyleyerek müştekileri endişe ve korkuya sevk ettikleri, Şanlıurfa il merkezinde bankalarda emniyet tedbirlerinin fazlalığı sebebiyle dolandırıcılığa konu banka hesaplarını Şanlıurfa iline komşu il ve ilçe merkezlerinde veya Ankara, İstanbul, Gaziantep, Antalya, Adana ve Mersin gibi metropol illerde tanıdık veya akrabaları aracılığıyla açtırdıkları, elde ettikleri paraları bizzat elden teslim aldıkları, sanıkların toplam 11 olayı gerçekleştirdikleri, 11 ayrı müştekiden 11.280 TL"yi banka hesaplarına, kredi kartı hesaplarına para yatırmalarını ve sanıkların telefon numaralarına müştekilerin kredi kartları veya ATM cihazlarını kullanarak kontör para yüklemelerini sağlamaları suretiyle dolandırıcılık suçunun işlendikleri iddia edildiği olayda;
5237 sayılı TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, Sanık ..., sanık ... ve müdafii, sanık ..., sanık ... müdafi, suça sürüklenen çocuk ..., sanık ... müdafi, sanık ..., sanık ..., sanık ..., sanık ... ve müdafi, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafii, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 15/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.