Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8273
Karar No: 2022/4599
Karar Tarihi: 29.06.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8273 Esas 2022/4599 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/8273 E.  ,  2022/4599 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 17/04/2003 gününde verilen dilekçe ile tenkis talebi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28/01/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve asli müdahiller ... vd. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tenkis istemine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan ...’in maliki olduğu 815 ada 25 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırma amacıyla davalı torununa vasiyetname ile devrettiğini, saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek, tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
    Asli müdahil, dava konusu taşınmazdaki fırın, kömürlük ve ikinci evin tarafından yapıldığını ileri sürerek, zilyedi bulunduğu taşınmazların değerinin terekeden lehine düşülmesini istemiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiş, yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece ilk olarak, davanın kabulü ile ölüme bağlı tasarruf nedeniyle davacıların zedelenen saklı payının karşılığı olarak 138.024,44 TL’nin tercih hakkının kullanıldığı 20.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak miras payları oranında davacılara verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 10.07.2017 tarih ve 2014/16117 Esas, 2017/3950 Karar sayılı ilamı ile vasiyetnamenin iptali dosyasındaki değer tespiti ile eldeki dava dosyasındaki değer tespiti açısından fark olmasına rağmen mahkemece tenkis hesabında gerekçesi açıklanmadan vasiyetname iptali davasındaki değerin esas alınması ve tenkis hesaplamaları yapılırken dava konusu taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihindeki değeri yerine vasiyetname tarihindeki değerinin alınarak hesaplama yapılmış olması doğru olmadığından, usulü kazanılmış hak kuralı da dikkate alınarak yeni bir tenkis hesabı yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile ölüme bağlı tasarruf nedeniyle davacıların zedelenen saklı payının karşılığı olarak hesaplanan 142.532,10 TL’nin tercih hakkının kullanıldığı 30.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/313 Esas, 338 Karar sayılı veraset ilamında yer alan hisseleri oranında yapılan hesaplamaya göre; 47.750,17 TL'sinin davacı ...’a, 47.750,17 TL’sinin davacı ...’e, 23.875,08 TL’sinin ...’a, 23.875,08 TL’sinin ...’e ödenmesine, asli müdahil davacı ...’in hissesine düşen 2/8 pay üzerinden hesaplanan 47.750,17 TL’nin, tercih hakkının kullanıldığı 30.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/147 Esas, 156 Karar sayılı veraset ilamında yer alan hisseleri oranında mirasçıları asli müdahiller ..., ..., ...‘e ödenmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili ve asli müdahil ... mirasçıları temyiz etmişlerdir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekili ve asli müdahil ... mirasçılarının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan hususlardaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekili ve asli müdahil ... mirasçılarının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, mahkemenin bozma kararına uymasıyla, bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış bir hak doğar. Yani; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için, o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapmak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar vermek yükümlülüğü oluştuğundan, bu mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı olması usule uygun sayılmaz. Mahkemenin bozma kararına uyması ile oluşan, bozma uyarınca işlem yapma ve hüküm verme durumu, yanlardan birisi lehine, diğeri aleyhine hüküm kurma sonucunu doğuracak bir durumdur ve buna usuli kazanılmış hak denilmektedir. Bu kurum usul yasasının dayandığı ana esaslardan olduğu gibi, kamu düzeni ile ilgili bulunması nedeniyle de re'sen gözetilmesi gerekir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenmiş olmamakla birlikte uygulama ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararlarıyla (04.02.1959 günlü ve 13/5 sayılı İ.B.K, 09.05.1960 günlü ve 21/9 sayılı İ.B.K.) yargılama hukukundaki yerini almıştır.
    Somut olayda; mirasbırakan ...’in 08.05.2002 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak çocukları olan dava dışı ..., davacılar ... ve ... ile kendisinden önce ölen oğlu ...’den olma torunları davacılar ... ve ...’ın kaldıkları, davalı ...’ün murisin dava dışı oğlu ...’ten olma torunu olduğu, mirasbırakanın 28.03.2002 tarihli düzenleme şeklinde vasiyetname ile 815 ada 25 parsel sayılı taşınmazı davalı torununa bıraktığı, Keşan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/81-151 E-K sayılı ilamı ile vasiyetnamenin tenfizine karar verildiği, davacıların vasiyetname nedeniyle saklı paylarının ihlâl edildiğini ileri sürerek yasal süre içerisinde tenkis isteğiyle eldeki davayı açtıkları anlaşılmaktadır.
    Dava dışı ... ise mahkemeye sunduğu 29.03.2004 havale tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmaz olan 815 ada 25 parseldeki muhdesatların kendisine ait olduğu, tereke hesabında bu muhdeatların değerlerinin kendisi lehine düşülmesini talep etmiştir.
    Yine dosya içerisinde bulunan ... tarafından imzalanan ve mahkemeye sunulan 19.06.2008 havale tarihli dilekçede; mahkemede görülen davada annesi ...’den kendisine intikal edecek tüm haklarını kızı ...’e kayıtsız şartsız devrettiği, tenkis davasında kendisine düşecek hakları ...’e devrine muvafakatinin olduğunu beyan etmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece asli müdahil ... mirasçıları ..., ..., ... lehine 47.750,17 TL tenkis alacağına hükmedilse de, ... tarafından açılmış, harçlandırılmış usulüne uygun bir tenkis davası olmadığı gibi ...’in 19.06.2008 havale tarihli dilekçesi ile dava konusunu devrettiği halde davaya dahil edilen ... mirasçıları ..., ..., ... lehine talep aşımına neden olacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Öte yandan, mahkemece, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyulmuş ise de gereği yerine getirilmemiştir. Mahkemece ilk hükümde 138.024,44 TL tenkis alacağının davacılar ..., ..., ... ve ...’e ödenmesine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, usulü kazanılmış hak kuralı da dikkate alınarak yeni bir tenkis hesabı yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden tenkis hesabı yapılmış ve 142.532,10 TL tenkis alacağının davacılar ..., ..., ... ve ...’e, 47.750,17 TL tenkis alacağının ise asli müdahil ... mirasçıları ..., ..., ...’e ödenmesine karar verilmek suretiyle, davalı aleyhine toplamda 190.282,27 TL tenkis alacağına hükmedilmiştir. Ne var ki, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen hüküm ile davalı ... lehine usuli kazanılmış hak doğduğundan, davalı aleyhine 138.024,44 TL’den fazlasına hükmedilemeyeceği düşünülmeden, usuli kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiş, hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve asli müdahil ... mirasçılarının sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve asli müdahil ... mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi