BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/730 Esas 2019/512 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/730
Karar No: 2019/512
Karar Tarihi: 15.05.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/730 Esas 2019/512 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/730
KARAR NO : 2019/512

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2018
KARAR TARİHİ : 15/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalının işlerinin yürütülmesi amacıyla teknik ekipmanlar sağlandığını ve faturaların davalı tarafa gönderildiğini, davalının faturalara itiraz etmediğini, bu sebeple bakiye alacak üzerinden davalı aleyhine ... 14. İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkili tarafından davalının defalarca arandığını bakiye borcun ödenmesi talep edildiğini, ancak müvekkilinin icra takibine başlayana dek davalı tarafından oyalandığını, tarafların ticari defterleri incelendiğinde de aralarındaki ticari ilişki ve alacak borç miktarı ortaya çıkacağını, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da davalı tarafdan gelen olmamıştır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen ... 14. İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında cari hesap alacağına ilişkin 6.825,67 TL cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının yetkiye, borca ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir ...'ın tevdii edilen dosyaya 18/03/2019 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davacı şirket tarafından ibraz edilen dava konusu, 2017 - 2018 yıllarına ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının düzenli, yasalara ve muhasebe tekniğine uygun olarak, zamanında işlenmiş olduğu, ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, kayıtlarının düzenli, muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun tutulduğu görülmekle birlikte, 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi kapsamında 2017 - 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfındadır.
Davalı şirket tarafından ibraz edilen dava konusu, 2017-2018 yıllarına ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının düzenli, yasalara ve muhasebe tekniğine uygun olarak, zamanında işlenmiş olduğu, ticari defterlerinin, birbirini teyit ettiği görülmüştür. Kayıtlarının düzenli, muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun tutulduğu görülmekle birlikte, 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi kapsamında 2017-2018 yıllarına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın, davacının davalı aleyhine cari hesaba dayalı başlattığı icra takibinde davacının cari hesaptan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının ne kadar olduğu konusunda toplandığı anlaşılmıştır.
Taraflardan davacı ....’nin 2017 - 2018 yıllarına ait ticari defterler, yardımcı defter kayıtları incelendiğinde davacı şirket 2017 - 2018 yıllarına ait ticari defterlerini tarafıma sunmuş olup, ticari defterleri içeriği muavin dökümünde 120 01 A15 - ... cari hesabına BORÇ/ALACAK kayıtlarının davacının 2017 - 2018 yıllarının yevmiye defterlerine göre, davacının 04.07.2018 takip tarihi itibariyle kaydi olarak 6.825,67TL alacaklı göründüğü, davacının takibe konu alacağının aşağıdaki faturalardan kaynaklandığı, davacının takibe konu alacağının faturaya dayanmaktadır.
Taraflardan Davalı ...’nin 2017 - 2018 yıllarına ait ticari defterler, yardımcı defter kayıtları incelendiğinde; davacı şirket 2017 - 2018 yıllarına ait ticari defterlerini sunmuş olup, ticari defterleri içeriği muavin dökümünde 320.11.D176 - ....A.Ş. cari hesabına BORÇ ALACAK kaydı ile davalı adına kayıtlarından davalının 2017 – 2018 yılı ticari defterlerine göre; davalının 04.07.2018 takip tarihi itibariyle kaydi olarak 6.825,70TL davacıya borçlu göründüğü, davalının takibe konu borcunun aşağıdaki faturalardan kaynaklandığı, davalının ticari defter kayıtlarının davacının takibe konu 6.827,67TL alacak iddiasını teyit ve ispat etmiştir.
Bilindiği gibi, “Salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmez. Adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, V.U.K’un 230.Md’ne göre hazırlanmış faturayı, T.T.K.21/2. Maddesi uyarınca usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün içinde münderecatı hakkında itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerekmektedir. Bu iki teslim veya tebliğden biri varit olmadan düzenlenen fatura borç doğurmaz.” davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaları dosyaya ibraz edilmemiştir. Ancak takibe dayanak cari hesap bakiyesini oluşturan fatura eksiksiz olarak davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmakla ayrıca bir teslim / tebliğ şerhi aramaya mahal olmaksızın davacı faturalarının davalı aleyhine borç doğurduğu sonucuna varılmıştır.
Dava dosyasına sunulan deliller ve ticari defterler incelemesi sonucu tarafların ticari defterlerindeki verilere göre takip ve dava tarihi itibariyle davacının 6.827,67TL davalıdan alacaklı olduğu, taraflar arasında akdi faiz yönünden bir sözleşme olmadığından uyuşmazlığın 3095 sayılı Yasa hükümlerine göre çözülmesi gerektiği, 3095 sayılı yasanın 4489 sayılı yasa ile değişik 2/2 maddesinde ticari işlemde temerrüt faizinin avans oranında hesaplanması gerektiği, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 04.07.2018 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %19,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı tarafın faturaya dayalı alacağını icra takibine koyması üzerine davalının borca ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaları dosyaya ibraz edilmemiş ancak takibe dayanak cari hesap bakiyesini oluşturan faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşılmakla davacı faturalarının davalı aleyhine borç doğurduğu kanaatine varılarak tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, her iki taraf ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının olduğu, davacının ticari defterlerine göre davacının, takip tarihi itibariyle 6.825,67TL davalıdan alacaklı göründüğü, davalının ticari defterlerine göre davalının, takip tarihi itibariyle 6.825,70TL davacıya borçlu göründüğü hükme elverişli mali bilirkişi raporundan anlaşılmakla davanın kabulü ile takibin 6.825,67 TL üzerinden devamına, 6.825,67 TL ye takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, alacak belirli ve likid olduğundan % 20 oranındaki 1.365,13 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 6.825,67 TL üzerinden devamına, 6.825,67 TL ye takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, % 20 oranındaki 1.365,13 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 466,26 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 116,57 TL harçtan mahsubu ile bakiye 349,69 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 116,57 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 707,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/05/2019

Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır



"Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır."






Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.