4. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2006 Karar No: 2020/15719 Karar Tarihi: 10.11.2020
Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/2006 Esas 2020/15719 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, şüphelinin tehdit ve hakaret suçlamalarıyla suçlu bulunmadığı ancak akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri uygulanacağı belirtilmiştir. Ancak, temyiz isteğinin reddi nedenlerinin bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Kararda, uzlaştırmacının uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla yapması gerektiği ve normal posta yoluyla gerçekleştirilemeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca, yargılama giderlerinin sanıktan tahsil edilmesi gerektiği gözetilmemiştir ve bu nedenle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrası ve 5271 sayılı CMK’nın 325. maddesi özetlemeye dahil edilmiştir.
4. Ceza Dairesi 2018/2006 E. , 2020/15719 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri uygulanması
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir Ancak; 1-CMK"nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasında, büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacının, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacağı, uzlaştırmacının, uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabileceği düzenlenmiş, şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde teklifi reddetmiş sayılacağı belirtilmiştir. Eğer uzlaştırmacı taraflara ulaşamamış ise ancak açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla uzlaşma teklifinde bulunabilecektir. Uzlaştırmacının tarafların bulunduğu yerdeki uzlaştırma bürosuna talimat yazma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Uzlaştırmanın yargı işlemi niteliğinde olduğu nazara alındığında anılan fıkrada sözü edilen açıklamalı tebligat, kazai mercilerce yapılacak tebligatı düzenleyen 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak olan tebligattır ve normal posta yoluyla bu işlem gerçekleştirilemeyecektir. Açıklamalı tebligat ya da istinabe işlemi ancak uzlaştırmacıya görev veren uzlaştırma bürosu aracılığıyla yerine getirilebilecektir. Bu açıklamalar karşısında, uzlaşma teklif formunun müşteki ..."in mirasçıları olan ..., ... ve..."a iadeli taahhütlü posta yoluyla gönderildiği anlaşılmakla, uzlaşma teklifinin taraflara yasaya uygun şekilde ve yöntemince yapılmadığı gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması, 2-Kabule göre de; 5271 sayılı CMK’nın 325. maddesinin; “cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir” hükmü uyarınca yargılama giderlerinin sanıktan tahsiline karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken (2) numaralı bozma sebebi yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.