Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1404
Karar No: 2010/3955
Karar Tarihi: 15.07.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/1404 Esas 2010/3955 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/1404 E.  ,  2010/3955 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Sınırlandırmanın İptali ve Tescil

    ... ve dahili davacı ... ile ... aralarındaki sınırlandırmanın iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.12.2009 gün ve 67/384 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı, 109 ada 98 parsel sayılı taşınmazın dedelerinden babalarına, ondan da kendilerine kaldığını, iki kardeş olarak yerlerini paylaşmadıklarını ileri sürerek dava konusu taşınmazın mera olarak yapılan sınırlandırılmasının iptali ile adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, davacının kardeşi olan ... katıldığı yargılama oturumunda taşınmazın dedelerinden babalarına kaldığı yönündeki davacı iddiasını doğrulamış, ancak taşınmazın tesciliyle ilgili olarak herhangi bir beyanda bulunmamıştır.
    Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın mer"a özelliği gösterdiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, Fen Bilirkişisi ...ın dosyaya sunduğu 15.10.2009 havale tarihli raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 3.293,00 m2 ve (C) harfi ile gösterilen 3.322,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bölümleri ile ilgili olarak davalı tarafın mer"a iddiasının yerinde bulunmadığı, davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, anılan taşınmaz bölümlerinin 109 ada 98 parselden ayrılarak tarla ve bahçe niteliğiyle ile davacı adına tapuya tesciline, aynı krokide (A) harfi ile gösterilen 3.856,86 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kısmı hakkındaki davanın reddine karar verilmesi üzerine; kabule dair hüküm bölümü davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Öncelikle dava, sınırlandırmanın iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu halde karar başlığında tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirilmesi doğru olmadığı gibi, mahkeme tarafından yapılan inceleme ve araştırma da hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Uyuşmazlık mer"a olarak sınırlandırılan taşınmazla ilgilidir. Meraların mülkiyeti Hazineye ait olmakla birlikte yararlanma hakkı taşınmazın bulunduğu belde veya köy sakinlerine aittir. Taşınmaz köyde bulunduğuna göre ... yanında taşınmazın bulunduğu Hıdırnalı Köyü Tüzel Kişiliğinin de davaya katılması gerekir. Sadece ... aleyhine açılan davanın dinlenme olanağı yoktur. Bunun yanı sıra mer"a araştırmasına yönelik olarak İl Tarım Müdürlüğünün karşılık yazısı ile taşınmaza ait Kadastro Komisyon Tutanağı da birbiriyle çelişkilidir. İl Tarım Müdürlüğünün yazı cevabında taşınmazın bulunduğu köyde Mer"a Teknik Ekiplerince tespit, tahdit ve tahsis çalışması yapılmadığı bildirildiği halde, Kadastro Komisyon Tutanağında taşınmazın 4342 sayılı Mer"a Kanununun 6. maddesi gereğince oluşturulan Mer"a Teknik Ekiplerince mer"a olarak sınırlandırılmasının yapıldığından bahsedilmektedir. Bu çelişkinin giderilmesi için İl Tarım Müdürlüğüne yeniden müzekkere yazılarak taşınmazın bulunduğu köyde 4342 sayılı Mer"a Kanununa göre işlem yapılıp yapılmadığı sorulmalı, varsa mer"a norm kararı ile tahsis tutanağı ve paftası getirtilerek yapılacak keşifte uygulanması suretiyle dava konusu taşınmazın bu belgeler kapsamında kalıp kalmadığı, mer"a norm kararına göre tahsis edilen mer"anın menşei norm kararından araştırılarak tahsisin mevcut kadim mer"adan mı, yoksa 4753 sayılı Kanunun 8. maddesine göre Bakanlık emrine geçen yerlerden mi yapıldığı tesbit edilmelidir. Yine taşınmaza ait kadastro komisyon tutanağının bazı sayfalarının eksik olduğu dikkate alınarak 109 ada 98 parsel ile komşu parsellere ait kadastro tutanakları, tapu kayıtları ile ve varsa kadastro sırasında uygulanan dayanak tapu ve vergi kayıtları ilgili yerlerden istenilmeli, Yargıtay"ın yerleşmiş uygulamalarına göre komşu köylerden seçilecek ve bildirilecek yerel bilirkişiler ve tanıklar HUMK.nun 258. maddesi uyarınca davetiye ile çağrılarak aynı kanununun 259. maddesi gereğince taşınmaz başında dinlenilmeli, taşınmazın öncesinde mer"a olup olmadığı, değilse ne ve kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kimler tarafından ne zamandan beri, ne sebep ve şekilde tasarruf edildiği, çevrede eylemli mer"a bulunup bulunmadığı, varsa taşınmazın bu yerlerden elde edilmiş olup olmadığına dair bilgilerine başvurulmalı, komşu parsellere ait varsa dayanak tapu ve vergi kayıtları yerel bilirkişiler marifetiyle uygulanarak dava konusu taşınmaz yönünü ne olarak gösterdikleri üzerinde durulmalı, teknik bilirkişiden kroki üzerinde işaretlemesi istenilmeli, ziraî bilirkişiden taşınmazın mer"a vasfında olup olmadığına ilişkin gerekçeli rapor alınmalıdır. Yine 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmüne göre; zilyetliğin bu kanunda yazılı belgelerden birisi ile ispatı yoluna gidilmeyen hallerde, zilyedin aynı çalışma alanı içinde kazanabileceği miktarı sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönümü geçemeyeceği ve miras bırakan ...ün ölüm tarihine göre tesbit tarihi itibariyle davacının bağımsız zilyetlik süresinin 20 yıla ulaşmadığı dikkate alınarak miras bırakan, davacı ve diğer mirasçı ... adına 26.07.1972 tarihinden sonra kadastro yolu ile veya açılan dava sonunda tescil edilmiş taşınmaz veya taşınmazlar var ise bunların miktarları, çalışma alanları, tescil tarihleri Tapu Sicil Müdürlüğü ile Kadastro Müdürlüğünden, açılmış dava olup olmadığı o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorularak belirlenmeli, kuru-sulu arazi araştırması yapılmalı, mirasçı ..."ün yargılama oturumundaki beyanının yeterli açıklıkta olmaması ve imzasız bulunması karşısında yeniden çağrılarak HUMK.nun 151/son maddesine uygun olarak beyanı tesbit edilmelidir. Tüm bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
    Mahkemenin kabul şekline göre de; mer"a sınırlandırmasının iptali ile tescil istemine ilişkin davaların TMK.nun 713/1. maddesinde yazılı olan tescil davalarına benzer nitelikte davalar olmasından dolayı davanın başarıya ulaşması halinde, kalan harcın davacıdan alınmasına ve yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken başvurma harcı da dahil olmak üzere yargılama giderlerinin kabul ve red oranına göre bölüştürülmesi, peşin harcın davacıya iade edilmesi ve üstelik avukatla temsil edilmediği halde davacı yararına avukatlık ücreti takdir ve tayini de yerinde bulunmamaktadır.
    Davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi