Hırsızlık - banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/12264 Esas 2020/1921 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12264
Karar No: 2020/1921
Karar Tarihi: 05.02.2020

Hırsızlık - banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/12264 Esas 2020/1921 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan bir duruşmada, kredi kartı hırsızlığı ve kötüye kullanma suçundan hüküm verildi. Sanığın kredi kartını çaldığı ve kullandıktan sonra yerine koyduğu tespit edildi. Ancak, mağdurun hükümden sonra verdiği dilekçede sanığın bütün zararını karşıladığını belirtmesi dikkate alındı ve sanık hakkında TCK'nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmak üzere dava yeniden görülmek üzere bozuldu. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararı incelenerek, bu maddenin infaz aşamasında öngörülen hak yoksunluklarının değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: TCK 53, TCK 168.

2. Ceza Dairesi 2019/12264 E. , 2020/1921 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Sanıklar hakkında banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
1- Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanığın kredi kartını çalıp kullandıktan sonra getirip yerine koyduğu, ayrıca katılanın da hükümden sonra verdiği dilekçesinde, sanığın bütün zararını karşıladığını bildirmesi nazara alınarak sanık hakkında TCK"nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA 05/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.