Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13478 Esas 2017/1968 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13478
Karar No: 2017/1968

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13478 Esas 2017/1968 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması, tapunun iptali, müdahalenin önlenmesi ve Hazine adına tescilini talep eden davacının dava açtığından bahsetmektedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2005 yılında yapılan kadastroya göre taşınmazın sınırları içinde bırakıldığı ancak daha önce yapılan arazi kadastrosunda kişiler adına özel mülk olarak tescil edildiği belirtilmektedir. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın tahditinin iptali talebi hakkındaki davanın sonucunun bekletici mesele yapılarak eldeki tapu iptali ve tescil davasının bundan sonra esastan incelenebileceği hususu göz önünde bulundurulması gerektiği ancak mahkemenin aksi düşüncelerle işin esasına girilerek davanın kabulüne karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna varmıştır. Bu nedenle Mahkeme, davanın kabulüne ilişkin verilen hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: 6831 Sayılı Kanun.
20. Hukuk Dairesi         2015/13478 E.  ,  2017/1968 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davada kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi vekili ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ...mevki, 351 ada - 5 parsel sayılı taşınmazın tamamının ... sınırları içerisinde bulunduğunu belirterek dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, tapunun iptalini, müdahalenin önlenmesini, ... vasfıyla Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapusunun iptaline, ... sınırları içine alınmasına, Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş ... tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2005 yılında 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen ... kadastrosunda, dava konusu taşınmaz ... sınırları içinde bırakılmış, daha önce yapılan arazi kadastrosunda ise kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve tescil edilmiş, satışla davacıya geçmiştir.
    İncelenen dava dosyası arasında bulunan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/744 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı ... vekilinin 05/03/2013 tarihli dava dilekçesiyle; ... Yönetimi tarafından... ilçesi, ... köyü, 351 ada 5 parsel sayılı taşınmazının tapusuna konulan şerhin kaldırılması ile birlikte 10 yıllık hak düşürücü süre içinde ... tahdidinin iptali istemine ilişkin olduğu, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/12/2013 tarih ve 2013/325-2013/1113 E-K sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 05/06/2014 tarih ve 2014/3873 – 6088 E – K sayılı kararıyla “ Taşınmazın öncesi itibariyle ... niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi gerektiği halde, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığı” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği, mahkemesince 27/11/2014 tarihli duruşmada bozma ilamına uyularak eldeki davanın bekletici mesele sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Temyize konu olan eldeki dosyada açılan dava kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak, çekişmeli taşınmazın ... kadastro çalışmasında ... sınırlarına alınması işlemine karşı tapu sahibi davalı tarafından 10 yıllık süre içinde tahditin iptali davası açıldığı anlaşıldığına göre, mahkemece ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/744 Esas sayılı ... tahditinin iptali talebi hakkındaki davanın sonucunun bekletici mesele yapılarak, eldeki tapu iptali ve tescil davasının bundan sonra esastan incelenebileceği hususu gözönünde bulundurulması gerekirken, mahkemece aksi düşüncelerle işin esasına girilerek yazılı şekilde davanın kabulüne kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.