Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2828 Esas 2014/3741 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2828
Karar No: 2014/3741
Karar Tarihi: 05.03.2014

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2828 Esas 2014/3741 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2014/2828 E.  ,  2014/3741 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı-k.davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-k.davacı ... aleyhine 18/12/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın husumetten reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Asıl davaya yönelik temyiz açısından;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerekir.
    2- Karşılık davaya yönelik temyiz açısından;
    Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na 5236 sayılı yasa ile eklenen ek 4. madde gereğince HUMK’nun 427. maddesi uyarınca davanın ya da mahkemece kabul edilmeyen bölümünün 1.820,00 TL’yi geçmemesi durumunda karar kesindir. Somut olayda temyize konu olan tutar, bu düzeye ulaşmadığından davacının temyiz inceleme isteğinin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, karşılık dava yönünden yukarıda (2) numaralı bentde gösterilen nedenle temyiz dilekçesinin reddine; Asıl dava yönünden yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle verilen kararın ONANMASINA 05/03/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY YAZISI

    Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. maddesi gereğince memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabilir. İdare aleyhine böyle bir davanın açılabilmesi, hizmet kusurundan kaynaklanmış, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Kamu görevlisinin, özellikle haksız eylemlerde, Anayasa ve özel yasalardaki bu güvenceden yararlanma olanağı bulunmamaktadır.
    Dava dilekçesinde belirtilen maddi olgulardan davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşılması karşısında öncelikle bu iddia doğrultusunda delillerin toplanıp değerlendirilerek sonuca varılması gerekir. Açıklanan nedenlerle onama kararının (1) nolu bendine katılmıyorum. 05/03/2014










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.