MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının 26/04/2008 tarihinde kaldırımda beklemekte iken davalı ...’ın davalı ... şirketine trafik sigortalı ... plaka sayılı araç ile davacıya çarptığını, çarpmanın şiddeti ile davacının havaya fırlayarak yolun karşı istikametine düşmesine ve karşı istikamette seyir halinde ...plakalı aracın altına sürüklenerek ağır yaralanmasına neden olduğunu ileri sürerek şimdilik 5.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 55.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebinden feragat etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; maddi tazminat açısından davacı davasından feragat ettiğinden açılan davanın reddine, manevi tazminatla ilgili davacının davalı ... aleyhine açtığı davanın kısmen kabulü ile davacı yararına 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 26/10/2006"dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebi ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hakim, manevi tazminata TBK"nun 56 (eski BK 47) maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar bir arada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; olayın oluş şekli, kaza tarihi, davacının yaralanması bir arada değerlendirildiğinde hükmedilen manevi tazminat fazladır.
2-Dava konusu olay, kaza tespit tutanağında da yazıldığı üzere 26.04.2008 tarihinde gerçekleşmiş mahkemece 26.10.2006 tarihini olay tarihi olarak kabul edilmiş ve söz konusu hükmedilen 10.000,00 TL’lik manevi tazminata 26.10.2006 tarihinden itibaren faiz işleterek hatalı bir hüküm kurmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 17/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.