Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/9309 Esas 2016/797 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9309
Karar No: 2016/797
Karar Tarihi: 10.02.2016

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/9309 Esas 2016/797 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı alacaklı tarafından başlatılan kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, istemin reddedilmesi üzerine karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, alacaklının icra takibinde dayandığı kira sözleşmesi altındaki imzasını açık ve kesin olarak reddetmemiştir. Davalı borçlunun bu şekildeki itirazı borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Davalı borçlu takibe itirazında açıkça ve ayrıca kira sözleşmesindeki imzasına ve alacağın miktarına karşı çıkmadığına göre kira ilişkisi ve takip konusu miktar kesinleşmiştir. Mahkemece, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yargılamayı gerektirdiğinden bahisle istemin reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 6100 sayılı HMK\"ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü
- HUMK\"nın 428
- İİK\"nın 366. madde.
6. Hukuk Dairesi         2015/9309 E.  ,  2016/797 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye
    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında, kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, istemin reddedilmesi üzerine karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı alacaklı, taraflar arasında düzenlenmiş 15.03.2013 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayalı olarak 29.08.2013 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos 2014 kira paralarının tahsili ve tahliye istemde bulunmuştur. Takibe yasal süresi içinde itiraz eden davalı, borçlu borcu bulunmadığını belirtmiştir. Davalı borçlu itirazında, icra takibinde dayanılan kira sözleşmesi altındaki imzasını açık ve kesin olarak reddetmemiştir. Davalı borçlunun bu şekildeki itirazı borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Davalı borçlu takibe itirazında açıkça ve ayrıca kira sözleşmesindeki imzasına ve alacağın miktarına karşı çıkmadığına göre kira ilişkisi ve takip konusu miktar kesinleşmiştir. Davacı, alacaklının icra takibinde dayandığı kira sözleşmesine istinaden itirazın kaldırılması ve tahliye istemesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektirir bir husus olmadığından mahkemece, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yargılamayı gerektirdiğinden bahisle istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK"nın 428 ve İİK"nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.