20. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1641 Karar No: 2016/5061
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/1641 Esas 2016/5061 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkûm edilmiştir. Temyiz incelemesi, sanık müdafii duruşmaya gelmediği ve mazeret bildirmediği için duruşmasız yapılmıştır. Dosya incelendiğinde sanığın pişmanlık göstermesi halinde adli para cezası ödeme şartıyla cezasının infaz edilebileceği belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin kararı infaz aşamasında dikkate alınabilecektir. İddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gösterilip tartışıldığı, sanığın eylemini gerçekleştirdiği saptandığı, suç tipi ve yaptırımların doğru belirlendiği anlaşılmıştır. Temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri TCK'nın 53. maddesi, 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 3. fıkrasıdır.
20. Ceza Dairesi 2016/1641 E. , 2016/5061 K. "İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Temyiz incelemesi; sanık müdafii duruşmaya gelmediği ve herhangi bir mazeret de bildirilmediğinden duruşmasız olarak yapılmıştır. Dosya içersindeki belge ve bilgilere göre; bu aşamada sanık ... hakkında etkin pişmanlık uygulanmasına yönelik tebliğnamedeki 1 numaralı, adli para cezalarının ödenmemesi halinde 6545 sayılı Kanun"un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 3. fıkrasının infaz sırasında uygulanması mümkün bulunduğundan, tebliğnamedeki 3 numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ... olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmamasına ve tutuklu kaldığı süreye göre sanık ve müdafiinin tahliye talebinin reddine 10.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.