Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçluya 23.05.2011 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlu vekilinin süresi içerisinde Ümraniye İcra Müdürlüğü kanalı ile 30.05.2011 tarihinde borca itirazda bulunduğu görülmektedir. Borçlu İcra müdürlüğü tarafından itiraz ile ilgili karar verilmeyince 07.10.2011 tarihinde Serik İcra Müdürlüğüne başvurarak takibin itiraz edildiğinden durdurulmasını ve haksız ödenen paranın iadesini talep etmiş icra müdürlüğü tarafından talebi rededilmiştir..
Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda 07.10.2011 tarihli icra müdürlüğü işleminin iptalini talep etmiştir.
Takibin şekline göre, İİK.nun 62.maddesi uyarınca borçlu tüm itirazlarını icra dairesine bildirmek zorundadır. Borçlunun müddeti içinde borca itirazı ile İİK.nun 66.maddesi uyarınca takip durur. İtiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra memuru takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder. Alacaklı, duran takibin devamı için, İİK.nun 68.maddesi kapsamında itirazın kendisine tebliğinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde takip olduğu yerde durmaya devam eder.
O halde mahkemece borçlunun şikayeti ile ilgili olarak borçlunun itirazının süresinde yapıldığının tespiti halinde icra müdürlüğünün 07.10.2011 tarihli takibin durdurulması talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına şayet süresinde değilse istemin reddine karar vermesi gerekirken, borçlunun şikayetini itirazın kaldırılması davası olarak inceleyip yerinde olmayan gerekçe ile takibin ve ödeme emrinin iptali, ödenen paranın iadesine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.